Dünyada ve ülkemizde farklı nedenlerden dolayı sürekli şiddet olayı yaşanıyor.  Hep kınasak da şiddeti her zaman hayatımızın içinde oluyor. Şiddet denildi mi akla ilk bedensel şiddet geliyor. Ama psikolojik şiddet de önemli bir yere sahip. Aslında şiddet tamamıyla kendimizi ifade edemediğimiz için ortaya çıkıyor.

Yıllarca kadınlar eğitimden hakkından alıkonuldu. İş hayatında ikinci planda tutuld ve kadının yeri evidir algısı oluşturuldu. 

Araştırmalara göre;

-Çin'de, yılda 1 milyon kız çocuğu doğar doğmaz öldürülüyor. Dünyada bu yolla kaybedilen kadın sayısı 40-50 milyonu buluyor.

-Uluslararası Göç Örgütü, her yıl 2 milyon kadının sınır ötesi kadın ticaretinde kullanıldığından bahsediyor.

-ABD'de, her 6 dakikada bir kadına tecavüz ediliyor.

-İngiltere'de, her 7 kadından biri birlikte olduğu erkek tarafından tecavüze uğruyor.

-Fransa'da, her ay 6 kadın aile içi şiddet nedeniyle hayatını kaybediyor.

-Türkiye’den bahsetmek bile istemiyorum Türkiye’deki kadınların yarısı eşlerinden bedensel ve psikolojik olarak şiddet görüyorlar.

Bizler şiddetin ekranlara yansıyan yüzünü görüyoruz. Halbuki bunlar görünen yüzü, bir de görünmeyen yüzü var şiddetin. Yazımın sonuna yaklaşırken kendini iyi yetiştiren erkek bireylerin ülkemizde ve Dünya’da artmasını temenni ediyorum. Aynı zamanda erkekleri yetiştirenlerde yine bir kadın ve o kadınların da erkekleri yetiştirirken daha vicdanlı olmasını temenni ediyorum. Vicdanlı yetiştirilen her birey şiddeti yok etme konusunda atılan en büyük adımdır.