Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF), 15 Ekim tarihini ‘Dünya El Yıkama Günü’ olarak ilan etmiştir. İlki 2008 yılında kutlanan bu günde, çocukların hijyen konusunda bilgilendirilmeleri hedeflenmektedir.

Doğada, dokunduğumuz her şeyde çok sayıda mikropl bulunmaktadır. Enfeksiyonlardan  en iyi  korunma  yöntemi ,elleri su ve sabunla yıkamaktır.  Ellerimiz günlük hayat içinde en çok kullandığımız, çevre ile her türlü ilişkimizi sağlayan,   bu nedenle de en çok mikrop barındıran organımızdır. Ellerin her santimetre karesinde 4-6 bin zararlı mikroorganizma vardır! Ellerimiz yoluyla her yere taşınan bu mikroplar basit soğuk algınlığından, ciddi hastalıklara kadar birçok istenmeyen duruma neden olabilir.  Başta sağlık sektörü olmak üzere bir çok iş kolunda, çalışanların el yıkamasındaki aksaklıklar, hızla toplumu tehdit eden ciddi sorunlara yol açabilmektedir.

‘El yıkama’ önemi konusunda hemfikir olmamıza rağmen ihmal ettiğimiz konuların başında gelmektedir. Oysa çok basit kurallara dikkat ederek hem kendimizi hem de çevremizdekileri zararlı mikroorganizmalardan koruyabiliriz. Temiz görünse bile gözle göremediğimiz virüs, bakteri parazit yumurtası taşıyabilir. Eller aracılığıyla taşınan bakteriler basit bir soğuk algınlığından , bulaşıcı ve öldürücü birçok hastalığın gelişmesine sebep olabilir. Bu nedenle enfeksiyonlardan korunmaya yönelik tedbirlerin başında el yıkamak gelmektedir.

El yıkanmasındaki sıklık sağlığımız için önemlidir. Hastaları yaymaktan ve hasta olmaktan bizleri korur. Elle dokunduğumuz eşyalar ve gereçlerde kirlenme olur ve kirletirler. Dokunduğumuz her yüzeyde, hatta havada bile mikroplar bulunmaktadır. Gözle görülmeyen bu mikroplara karşı daima eller ,  su ve sabunla en az  30 sn olmak üzere  tüm yüzeyi belirli yöntemle ovalayarak  yıkanmalıdır.

Doğru el yıkama enfeksiyonlardan korunmada en etkili ve ucuz yöntem olduğundan sadece kendimiz için değil, toplum sağlığı için doğru el yıkama alışkanlığını çocuklarımızada öğretmeliyiz.

Sağlıklı günler.