Hafta başı yayınladığımız, Cahit Sıtkı Tarancı’nın meşhur YAŞ OTUZ BEŞ’inden mülhem 65 YAŞ DESTANI şiirimiz bilhassa bizim gibi emekli kategorisinde olanlar tarafından çok beğenildi. Bunlardan birisi de, çiçeği burnunda emekli, biz ayrıldıktan yıllar sonra Kepirtepe Öğretmen Lisesi’ne gelen ve burada öğretmenken emekli olan Halil AKTAN.

Mezkur şiir ister istemez biraz hayât özeti gibi ve dolayısıyla nostaljikti. Lüleburgaz’la ilgili kısım ise şöyle:


Lise, Yüksek Okul; derken vazîfe

Ver elini hey güzelim Trakya

İlk göz ağrıları gelmez târife

Nasıl anlatılır; bre, a be ya?

Lüleburgaz; bir belde-i latîfe!

Paylaştığımızda ilk yorum yapanlardan biri oldu Halil Aktan Hoca:

[21:36, 21.09.2022] LLB Halil AKTAN: Saygılar Nuri Hocam. Şiirinizi okudum. Mukabele etmek şu ana nasip oldu. 35 yaş'tan mülhem 65 yılın serencamı. Güzel bir şiir olmuş Nuri hocam. Hala şiirle iştigaliniz sürüyor demek ki. Ne güzel. Başka şiirlerinizi de okumak isterdim.

[22:09, 21.09.2022] Nuri Kahraman: Benim sana, Konya'ya gittiğinde yazdığım şiiri bulamadın herhâlde; bilvesîle sorayım dedim.

Şiire devam ediyoruz da halk tarzı. Mesaj ağırlıklı. Bunları okumak istersen Google a adımızı yazınca köşe yazıları arasında çıkar karşınıza.

Cümleye Ordu'dan sevgiler-saygılar, hayırlı geceler sevgili kardeş wes'selâm...

ON DAKÎKA SONRA; İŞTE ŞİİR!

[22:10, 21.09.2022] LLB Halil AKTAN: Aleyküm Selam Nuri Hocam.

O şiir bende mevcut. Şu an köyde olduğum için şiiri bulabilir miyim bilmem.

22.20: Önceden şiirleri tuttuğum bir eski defterim vardı. Oradan buldum.👍👋👋

Evet, bu cevap benim son yıllarda duyduğum cümlelerin en güzellerinden biriydi. Akrostiş’i o heyecanla hemen dostlarla paylaştım. Hem, mevsim olarak ta tam zamânıydı.

HALİL AKTAN’A SELÂMLA –Akrostiş-

Hayır dileyeceğiz gayrı yok başka çâre

Aşkettin gönüllere gerçi bir başka yâre

***

Lâkin biz katlanırız, sen adam ol yeter ki;

İsmin, nâmın yazılsın; böyük böyük duvâre!

***

Lâmbalar sönebilir geceleri ansızın;

Al bir kaç tâne mum da koy onları kenâre

***

Konya’nın herifleri çok şedîd olabilir;

Takılayım deme sakın, sakın ha kızlâre!

***

Ayağını denk tut, hem dünyâ hem âhirete

Nûri Âbi’n yetişemez, çünkü yok tayyâre!

***

Adam ol dedik, kızma; biliyoruz adamsın

Seni “Çocuk!” dediler, biz sorduk da civâre…

***

Eloğlu öyle diyor, mektep bitirmeyince;

Leylâ’n derslerin olsun çalım için ağyâre…

***

Âhireti bilmeyen dünyâ yolu şaşırmış;

Mürşid bilmiş takılmış, gidiyor yıldızlâre!

***

Lütfu ne çok Allah’ın îmanlı olanlara;

Al uygula plânı, hiç gerek yok efkâre…

NURİ KAHRAMAN

29.10.1981 LÜLEBURGAZ

Kendisine de bu gönderisi üzerine şöyle mukâbele etmiştim:

“Hay gözünü seveyim. Ama Allâh CC için şiir de güzelmiş. Bu benim yazım değil; sen temize cekmişsin; şiir daha bir güzelleşmiş. Yoksa kendi yazım olsa zar zor okurdum. Şimdi bu saatte bizim elimize geçmesi tarifi zor bir haz ve güzellik. Şükürler olsun Rabbimize. Bizi ahirette de sevindirsin, dünyâda şiir güzelliğinde buluşturduğu gibi orada da muhabbet güzelliğinde buluştursun inşâllâh; hayırlı geceler, Rabbim hayırlısından ne murâdın varsa versin Paşam wes'selâm... 23.41

Halil AKTAN: “Amiin,âmiin. Cümlemize inşallah Nuri Hocam. Şiir güzel, şair özel muhterem hocam. Hayırlı geceler.🤗👍👋👋 23.45”

Bu şiiri orijinal fotoğrafıyla berâber sosyâl medyada paylaşırken de şu cümleleri kullandık:

“ÇOCUKLARIMIZ ÜNİVERSİTEYE BAŞLARKEN
ve de EĞİTİM-ÖĞRETİM HAFTASINDAYKEN;

Az önce bize ulaşan, 41 yıl önce Lüleburgaz'da, ev sâhibimizin oğlu Halil Bey okul kazanınca ona yazdığım Akrostiş tarzı şiiri sizinle paylaşıyorum. Şiiri yazdığımı biliyordum, sanırım ona Konya’ya okula gittiğinde ardından mektup olarak göndermiştim. Ondan yıllardır bunu istiyordum, yeni bulmuş olacak ki az önce gönderdi. Fotokopisi gelecek diye umarken o deftere temize çekmiş onun bir fotoğrafını gönderdi. Yoksa benim yazım olsa ben bile zor okurdum! Şu an bu şiire ulaşmış olmanın mutluluğunu yaşıyorum. Bu hazla berâber sıcağı sıcağına sizlerle paylaşıyorum.
Yeni okul kazanan herkese hitap niteliğindeki bu şiiri paylaşırken, Ümit çiçeklerimiz olan gençlerimize Yüce Mevlâ'mızdan zihin açıklıkları niyâz ediyor, onları hayırlılarla karşılaştırması ve iyi insan, nitelikli eleman olmaları noktasinda muvaffak kılması duâsiyla hepsinin gözlerinden öpüyor, cümleye hayırlı, uzun ömürler temennîsiyle sevgiler-saygılar sunuyorum wes'selâm… 22.9.22 00.05”

Bu paylaşıma ilk yorumu yazan da, Lüleburgaz Lisesi’nden, şu an İzmir’de yaşayan talebemiz oldu.

Birol Şahin: Halil kardeşimize çok selam .. Görmeyeli 40 yıl oldu nerdeyse!

Biz de Birol Bey’e çok selâm ediyor, görüşmeyi umuyor, işlerinde başarılar diliyoruz.

Halil Hoca, yukarıda da arz ettiğimiz gibi ev sâhibimizin oğluydu. Adı gibi halil, dost, sıcak, mütebessim, halim ve de müeddep bir insan. Âile olarak ta nezih bir âileler. Ben oraya ilk atandığımda yanımda kız kardeşim de vardı. Bizi evlatlarından ayırmadılar. Rabbimiz Emrullâh Amca’ya sonsuz rahmetiyle muâmele eylesin. Melahat Teyze ve çocuklarına da âilece hayırlı, sıhhatli, uzun ömürler, güzel yaşantılar ihsan buyursun. Öbür dünyâda da hep berâber Efendimiz SAV’in komşuluğunda buluştursun.

HALİL HOCA, AKTAN PAŞA!

Eğer dikkât ettiyseniz Halil Bey’e bir yerde Paşam diye hitap ettim. Kendisi Edebiyât Öğretmeni olduğu için, sık sık Ziyâ Paşa’dan şiirler terennüm etmesi bağlamında biraz da halim-selimliğine telmih sadedinde PAŞA lakâbını münâsip görmüşler.

Halil Bey çocuklarıyla bir yaz Ulubey Eymür Köyümüzde misâfirimiz de oldular. İnşâllâh yine gelir, bekleriz. Rabbimiz ne buyuruyor: DOĞRULARLA BERÂBER OLUN! Rabbimiz böyle güzel, adı gibi Halil, can dostlar ve sâdık, vefâlı, âlicenâp insanların sayısını çoğaltsın.

ANLATMAKLA BİTMEZ…

Bu âilenin ve Lüleburgazlı dostların bize iyilik ve yaklaşımlarını anlatmaya cümleler yetmez. Belki ayrıca yazarız. Yazarız değil, inşâllâh yazacağız; yazmalıyız da. Ancak şimdilik bu kadarla yetinelim. Tekrar görüşmek dileğiyle, Lüleburgaz’daki dostlar başta olmak üzere cümleye sevgiler-saygılar wes’selâm…