O köşe …Bu köşe …Şu köşe değil;  burası Meltem’in köşesi J

Hep bir köşem olsun istemiştim ve artık var. Öncelikle hoşgeldiniz; hoşbuldum Sevgili okurlarım. Artık ORDU YENİ DÖNEM ile gündeme dair yazılarım sizlerle olacak. İlk köşeye özel afili bir başlıkla, tabiki de üreticiyi ve çileye dönüşen fındığı yazmak; anlatmak istedim.

Bilindiği gibi Ordu fındığın ana vatanı. Yani Dünya üretiminde lider. Fındık; bölgede sadece bir gıda değil; bir kültür, bir emek, başlı başına bir hikaye... Sağlığa faydasının ötesinde ise insan kimyasını değiştirip hormonlara horon teptiren "çikolata"nın ham maddesi. Ülke ihracatının amiral gemisi. Sıfatlarla anlatımı uzatabiliriz ama sanırım yeterli.

İşte böylesine önemli ürün; bir türlü hak ettiği fiyatla alıcı bulamıyor. Çünkü serbest piyasa çok SERBEST! Velhasıl; 2015 yılının ikici yarısından beri fındık, üreticisinin yüzünü güldürmezken, fiyatlarda da bir buçuk yıldır kuruş bazında iniş ve çıkışlar yaşanıyor. Ancak ortalama bir değer vermek gerekirse,  fiyat,  genelde sabit ve düşüş yönünde bir grafik çizdi. Eğer bu grafik bir insan kalbine ait olsaydı sonu kesin ölüm olurdu. Düşünün halen direnen üreticiyi.

Üretici direnirken hep bir umut müdahale alımı ya da somut anlamda çözümler bekledi. Zaman zaman da umutlandıran açıklamalar geldi. Sorunun çözümü adına ise bir arpa boyu yol kat edilemedi. Malum ülke gündemi de bir hayli yoğun. Fakat Ziraat odaları artık üreticinin taşan sabrını fotoğraflamak adına Ordu Milletvekillerini de İl Koordinasyon Kurulları toplantılarına davet ettiler. Toplantıya Ak Parti Ordu Milletvekilleri Oktay ÇANAK ve Metin GÜNDOĞDU da katıldı. Merakla beklenen toplantı 27 Şubat Pazartesi günü yapıldı. Peki o toplantıda ne oldu? Ziraat odası başkanları derdini anlattı; milletvekilleri konuşmalarını yaptı. Herkes eteğindeki taşı döktü. Sonuç mu? “SADECE KONUŞTUK” ..Üreticiye yine bir ekmek çıkmadı.

HAAA…Hakkını da vermek gerek; en azından üreticiye çiftçi olma dersi verildi. Milletvekili Metin Gündoğdu “Öyle, İstanbul’dan gelip 10 gün fındık toplamayla üretici olunmaz” dedi. Normal; çünkü yıllık tatilini beş yıldızlı otelde deniz kum keyfi yerine ; kızgın güneşte fındık dalında geçiren İstanbullu üretici ; keyfinden ya da pardon tembelliğinden  “çiftçi” olamıyor. Ordu’da sanayiler; fabrikalar o kadar istihdama açık ki; ama işte İstanbul daha güzel. Ya da gelip köyde kalıp çocuğunu okula taşımalı gönderip kaliteli eğitim aldırmak ; köyde bulunan sosyal aktivitelerden mahrum bırakmak için İstanbul daha cazip geliyor. O yüzden hasbel kader ilgilenebildikleri fındık bahçelerindeki ürünler varsın para etmesin!

HAKTIR!