Geçen defa anlatacakken lâf uzayınca buraya intikal etti. Tekrar kazaya kalmasın diye doğrudan başlayalım.

Olay şu:

Daha önce de belirttiğimiz gibi bir vesileyle gittiğimiz Tevfik Karabulut Ağabey'in bürosunda eski okul arkadaşları olarak tevafuk edip, muhabbet de kaynayınca, deprem ve soğuk kış şartları bağlamında konuşurken bir ara Muharrem Ağabey bana dönerek;

BAK SANA BİR ŞEY ANLATAYIM!

- Bak sana bir şey anlatayım. Baban rahmetliyi severim; hakikaten çok severim. O bizim çok sevdiğimiz bir ağabeyimizdi. Onunla çok ayrı bir muhabbet ve hukukumuz vardı.

Meselâ, sizin evde en az 5-6 iftarı birlikte yapardık her Ramazan. Birlikte Teravih kılardık. Evlerimiz de yakındı zaten. Yolum üzerindeydi.

- OĞLUUM; SEN NERDESİN?

Bir gün "Gel hoca bir çay iç te öyle git." dedi. Oturuyoruz. Daha çay gelmeden bir yaşlı kadın öteden beri gelerek;

- Oğlum; Salim sen neredesin?

Diyerek girdi içeri. Baban da o sıralar bir hafta kadar yoktu buralarda. Neredeydi bilmiyorum. Neyse;

- Ne oldu ana? Dedi.

- Oğlum, ben donuyorum!

Kimdi bilmiyorum. Neredeyse ağlamaklı bir hâli var. Zannedersem o da tanımıyordu herhâlde, isim telâffuz edilmedi çünkü.

HANİ; O MÂVİ ARABA...

Hemen işçileri, şoförü çağırdı; sizin mavi bir araba vardı, Willis mıydı, neydi?

- Bedford.

- Ha işte o. Salim Abi;

- Arabayı getirin, kabuk yükleyin; biraz da odun, kömür atın. dedi. Azıcık ta harçlık verdi. Arabanın önüne de oturtturdu.

- Kabuğunu gösterdiği yere dökün, sobasına bakın; anama yardımcı olun diyerek gönderdi. Kocakarı dua ede ede gitti.

- HAYIRDIR SÂLİM ÂBİ?

Dedim ki;

- Hayırdır Salim Abi?

- Bunlar bizim asıl servetimiz, sermayemiz, güvencemiz hoca dedi. Hiç unutmuyorum. Sizin ordan geçerken hep bu olay gelir aklıma. Topluma faydalı bir insandı. İyi insandı. Allah CC rahmet eylesin...

AKŞAM ANNEME ANLATTIM...

Bu olayı akşam anneme gittiğimde ona anlattım. Doğru dedi. Muharrem Hoca bize Ramazan hocalığı yaptı. Evleri de yakındı. Ailece tanışır görüşürdük.

BİR DE HASAN HOCA; GÜL HANIM'IN BEYİ...

Hasan Hoca da aynı şekilde bir Ramazan namaz kıldırdı, bizim mahalleden; Gül Hanım'ın beyi.

Senin profesör arkadaşının babası. Hani Yenimahalle Camii’nde görev yapıyordu.

Evleri de oraya yakındı.

- Tamam, anladım anne, Âşık Hasan diyorlardı, soyadı KILIÇ. Çocuklarının hepsi arkadaşımız. Hem okuldan, hem mahalleden; bilmez miyiz?

- Her neyse, daha başkaları da gelmişti hoca olarak. İmam-Hatip Okulu talebelerinden falan, genç çocuklar vardı. Şimdi kimlerdi hatırlayamıyorum.

HEY GİDİ O ŞEN GÜNLER...

Hey gidi günler. O zaman buralar çok şendi. Her akşam teravih. Komşular gelirdi. Sizler vardınız. Kardeşlerin falan. Hatimler okunurdu. Şimdi herkes dağıldı, sizler de, komşular da... Kimler geldi kimler geçti. Yalan dünya. Konup göçme dünyası...

- Evet, annecimim; aynen öyle...

İŞTE BÖYLE BABACIĞIM...

Babacığım; Annemin de hoşuna gitti Muharrem Abi’nin anlattıkları ve o da hatıralara dalıp coştu da coştu...

O da çok şeyler anlatıyor. Sonuçta aynı hayatı birlikte sürüklediniz. İnşallah onları da yazacağım; not aldım, almaya devam ediyorum o anlattıkça.

GELGELELİM ESÂSA...

Bu arada esastan bayağı uzaklaştık. Konu Muharrem ŞÂHİN Ağabey'in anlattığı husustu. Ta geçen yazıda anlatacakken buraya kaldı. Şükür olsun anlattık ama sonunu bağlayamadık.

Bağlamak derken, ilk yazıyı yayınlayıp ta sosyal medyada paylaşınca, daha bu anekdotu vermeden, seninle böyle hasbihâlimiz hoşuna giden arkadaşlar tarafından güzel değerlendirmeler yapıldı.

GÜZEL ARKADAŞLAR, HOŞ DEĞERLENDİRMELER...

Buraya alıyorum sevgili babacığım. Senin de hoşuna gidecek mutlaka. Evlâdın olarak onlara peşinen teşekkürlerle beraber arz ediyorum:

BABA İLE DERTLEŞMEK GÜZELMİŞ!

Onun babası da, ilkokulu senin gibi Abdullah Demirtaş'ta okumuş olan Gülyalı Alibey'den öğretmen arkadaşımız Cahit ŞÂHİN Hoca şöyle dile getirmiş yazıyla ilgili düşüncelerini:

"Baba ile dertleşmek güzelmiş. Rabbim Salim Amca'ya rahmet etsin. Sizlere de âfiyet versin..."

İZLERLE BERÂBER ZEVKLE OKUDUM...

Şiir ve sohbet arkadaşımız Hüseyin GÜRLEYİK Bey de şu ifadelere yer vermiş:

"Zevkle okudum; Kendi yürüdüğümüz yollardan da izler görerek..."

*Bizim yalnızca okuldan tanıdığımız, senin köyü, kenti, hocalığı, dostluğu ve muhabbetiyle daha fazla muhatap olduğun ve anlattıklarıyla bu yazının da asıl eksenini teşkil eden Muharrem ŞÂHİN Ağabey de, daha onun anlattığına yer veremediğimiz hâlde yalnızca o yazıya dair olmak üzere şu cümleleri kullanmış yorumunda:

ÇOK GÜZEL DERTLEŞMİŞSİN...

"Çok güzel dertleşmişsin babanla. Allah rahmet eylesin mekânı cennet olsun. Yakinen çok hayır  hasenatına şahit oldum. Yakın komşumdu her gün hemen hemen görüşürdük."

MERAK UYANDIRAN BİR YAZI OLMUŞ...

Senin Şuayip'te Müderris Gacaroğlu’da birlikte okuduğun medrese arkadaşın Mehmet Hulûsî Murtazaoğlu'nun oğlu meslektaşımız, ayrıca ORİMDER Başkanımız Abdurrahman Bey de şöyle dile getiriyor duygularını:

"Allah meftalarımıza rahmet eylesin. Merak uyandıran dizi film gibi bir yazı olmuş. Devamını da okuruz inşallah."

BAŞBAŞA İÇLİ BİR SOHBET OLMUŞ...

Aynı şekilde, Gacaroğlu'dan Medrese arkadaşın Hasan Baytar’ın torunu, çok yakından tanıdığın ve seninle ilgili Muharrem Abi gibi hâtıraları bulunan Ahmet ŞİMŞEK Ağabeyin yeğeni Arif Emre Baytar arkadaşımız da şöyle ifade etmiş düşüncelerini:

"BASBASA ICLI SOHBET OLMUS... MEKÂNI NUR OLSUN."

BÜYÜKLER, GİDİNCE ANLAŞILIYOR ASIL...

Bizden daha yakın görüşüp tanıştığınızı ve hukukunuz bulunduğunu tahmin ettiğim komşu Arpaköy'den Ramazan GÜNAYDIN Arkadaşımız da yorumunda şu duygulara yer vermiş: "Mekânı cennet olsun. Sonuna kadar okudum. Büyükler başımızdan gidince anladık. babalık ne ağır yükmüş meğer. Bir dönemin güzel insanlarıydı o dönemin insanları...

"ALLÂH MEKÂNINI CENNET EYLESİN..."

Kimliği konusunda fazla açıklamaya gerek olmayan; köy komşumuz, benim ayrıca okul arkadaşım; ÇAMLI diye maruf Mustafa ÖZTÜRK ustada son söz.  İşte onun da duygu ve düşünceleri:

"Allah,,,gani,,,gani,,,rah,,,met,eylasin,,,nuricigim,,baban,,,salim,,,kahraman,cok,guzel,insandl,camll,caminin,,,okulun,,,elektrigini,,,yap,,lslklarl,,,yak,,,yanlma,,,gel,,dedi,,,yaptlm,,,yanlna,gittim,cay,soyledi,borcum,ne,dedi,parayl,verdi,,hem,,,milliyetci,hem,,,muhazakar,yardlmsever,tatll,bir,insandl,guzel,babaidi,,,allah,,mekanlnl,,,cennet,,,eylesin,senin,gibi,allah,ve,peygamber,sevgilisi,bir,evlat,yetisdirdigi,icin,ayrlca,gurur,verici,annenin,ellerinden,hurmetle,oper,allahdan,,,acil,sifalar,,dilerm,selamunaleykum,,,klymetli,kardesim,,allah,,,yar,ve,yardlmcin,olsun,,,"

GİDENLERE RAHMET, KALANLARA SELÂM...

Duygu ve düşüncelerini beyan eden cümleye teşekkürlerle beraber Rabbimizden hepimizin  geçmişleri ve özellikle depremde göçen ehl-i iman kardeşlerimiz için sonsuz rahmetler niyaz ediyor; yine görüşebilmek ümidiyle tüm dostlara sevgiler-saygılar sunuyoruz wes'selâm...