Birlikte yapılan açıklamada, “1219 sayılı Tababet ve Şuabatı Sanatlarının Tarzı İcrasına Dair Kanun’a 2010 yılında eklenen bir maddeyle, dişhekimliğinin sekiz dalında uzmanlık tanımlanmıştır. Geçtiğimiz yıl buna eklenen bir dal ile birlikte, dişhekimliğinin 9 ayrı alanında uzmanlık eğitimi yapılabilmektedir. Uzmanlık alanlarının belirlenmesinin dişhekiminin yetkilerine sınırlama getirip getirmediği çokça tartışılan ve üzerinde önemle durulması gereken bir konudur. Ankara Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesi Periodontoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof.Dr.Murat Akkaya ve TDB Hukuk Müşaviri Av.Mustafa Güler tarafından kaleme alınan aşağıdaki makale, dişhekimlerinin yetki sınırları konusunda kamuoyunu aydınlatacaktır” denildi.
DİŞHEKİMLERİ HER TÜRLÜ MESLEKİ FAALİYETİ İCRA ETMEYE YETKİLİDİR
Akkaya ve Güler’in yaptığı açıklamanın sonuç bölümünde, “Dişhekimlerinin yetki sınırı 1219 sayılı Yasa’nın 29. maddesinde belirlenmiş, dişhekimliğinde uzman olmanın getirdiği ek bir yetki Yasa’da tanımlanmamış, uzman olmanın bunu ilan edebilme hakkı verdiği ifade edilmekle yetinilmiştir. Diğer yandan, Yasa’ya daha sonra eklenen bir maddede uzmanlık dallarının temel uygulama alanları ile görev ve yetkilerinin çerçevesini belirleme yetkisi Tıpta Uzmanlık Kurulu’na verilmiştir. Anılan Kurul, dişhekimliği uzmanlık eğitiminin çekirdek müfredatına ilişkin çalışma yapmış ise de uzmanlık alanlarının görev ve yetki çerçevesini henüz tanımlamış değildir. Bu bağlamda, dişhekimleri Yasa’nın kendilerine verdiği yetki alanı içinde her türlü mesleki faaliyeti icra etmeye yetkilidir. Bu yetkiyi kullanan dişhekiminin yaptığı işlerin sorumluluğunu taşıdığı tartışmasızdır. Buna göre, dişhekimi yetki alanındaki bir hastalığın tedavisine ilişkin kararlarında, yeterlik ve yetenekleri ile sahip olduğu araç gereci gözeterek hastanın sağlığını riske etmeyecek şekilde değerlendirme yapmalıdır” ifadelerine yer verildi. Haber: Erkan DOĞAN / BSHA

Editör: TE Bilişim