Hükümetin iktidara geldiği 2002 yılında bu yana İMF programını uyguladığını belirten EMP Ordu İl Başkanı Poyraz; “ 15 günde 15 yasa adıyla bilinen Derviş yasalarını bugüne uygulayan ve yeni eklemelerle İMF politikalarına sadık kalan iktidar, algı operasyonu yaratmak amacıyla İMF karşıtı söylemin geliştirdi. Oysa izlenen ekonomik model tam da IMF’nin istedikleri.” dedi.

“Sözde değil özde karşı olmak önemli”

                Gündem olan İMF’nin Türkiye’ye gelişini değerlendiren Poyraz; “IMF heyetleri, iktidarın davetlisi olarak birkaç yılda bir Türkiye’ye gelerek önce ekonomi yönetimiyle sonrasında muhalefet ve sermaye örgütleri ile görüşmeler yapıyor ve tavsiyelerini hazırladığı bir rapor ile kamuoyuna duyuruyor. IMF’nin ülke ekonomisine yönelik değerlendirmeleri, Türkiye ile arasında herhangi bir ‘borç-alacak ilişkisi’ olmadığından çoğunlukla ‘tavsiye’ niteliğini taşısa da AKP’nin uyguladığı ekonomi politikalarının IMF’nin önerileriyle örtüşmektedir. İMF’ye sözde karşıyız demekle olmuyor, kapitalizme karşı değilseniz gizli ya da açık İMF ile görüşüp ekonomik politikalarınızı ona göre planlarsınız. İktidar da böyle yapıyor.”

“İMF ‘tavsiyesine’ uyuluyor”

Poyraz açıklamasını sürdürerek; “Hazine ve Maliye Bakanlığının davetiyle Türkiye’ye gelen IMF heyeti, bir değerlendirme raporu yayımladı. IMF, Türkiye’nin bütçe açığını kapatması için gelir vergisinin arttırılmasını, vergi indirimlerine son verilerek verginin tabana yayılmasını istiyor. Ücret/maaş artışlarının geçmiş enflasyon yerine hedeflenen enflasyona göre yapılması ve kıdem tazminatı sorununun çözülmesine ilişkin önerilerin tamamının iktidarın ekonomi politikaları ve hedefleriyle birebir aynı olması, AKP’nin ekonomi politikalarında IMF’nin izinde olduğunu gösteriyor. Bu nedenle her fırsatta ‘Bizim IMF’ye ihtiyacımız yok!’ şeklinde açıklama yapmaları şaşırtıcı değil” dedi.

“Yeni zamlar yolda”

İMF ile görüşmeler sonunda yeni zamların ve vergilerin gündeme geleceğini belirten Poyraz, “Türkiye ekonomisinin iç ve dış risklere karşı son derece hassas ve milli gelirin yüzde 60’ına ulaşan dış borç sorununa çözüm bulunamadığı için ciddi bir dış borç krizi riski var. Bu durum, iktidarın IMF’nin tavsiyelerini dikkate alarak güncelleyeceği ekonomik program ve hedefler üzerinden halkın sırtına yeni zamlar ve vergiler biçiminde çok daha ağır yükler yükleyeceği anlamına geliyor” dedi.

Editör: TE Bilişim