CHP Ordu Milletvekili Dr. Mustafa Adıgüzel tüm Türkiye’deki hastanelerin pandemi hastanesi ilan edildiğini ancak bu hastanelerde hiçbir iyileştirme yapılmadığını iddia etti. Bazı hemşire ve doktorların maske olmadığından karantina altına alındığını savunan Dr. Mustafa Adıgüzel Sağlık Bakanlığı’na çağrı yaparak bazı uyarı ve tavsiyelerde bulundu. Dr. Adıgüzel açıklamasında şunları belirtti:
“Ülkemiz Covid-19 salgınıyla topyekün mücadele halindeyken birçok hastanede koruyucu malzeme, maske, gözlük, eldiven, test kiti hatta alkol yok. Eksik değil hiç malzeme olmayan hastaneler var. Bu konuda gelen eleştirilere, Sağlık Bakanı lokal bazı örneklerle genelleme yapılıyor dedi. Bir çok ilin genelinde hiç malzeme yoksa bu artık lokal bir sorun değildir.
Bazı hemşire ve doktorlar maske olmadığından karantina altına alındılar. Sağlık hizmetinin dışında kaldılar. Test kiti de henüz ellerinde olmadığından test yapılıp tekrar mücadeleye katılamıyorlar. Maske sayımız yeterli değilse, önceliğimiz savunma birliklerimiz olan sağlık çalışanları olmalıdır. Vatandaş hastalandığında tedavi edecek olan onlardır. Onları koruyamazsak kendimizi de koruyamayız.
Özel hastaneler dahil Türkiye’deki tüm hastaneler pandemi hastanesi ilan edildi. Ancak açıklanan pakette ne özel sağlık kuruluşları için, ne de özel olsun kamu olsun sağlık çalışanları için hiçbir iyileştirme yok. Bu hastanelere virüsle ilgili hasta geldiği zaman sosyal güvence sorulmaksızın ücretsiz tedavisinin yapılması gerekiyor. Bu sağlık kuruluşlarının ücretsiz bakacağı bu hastalar için Sosyal Güvenlik Kurumundan nasıl bir ödeme alacağı ile ilgili bir düzenleme bile hali hazırda yoktur. Bu ekonomik yapısı ile özel hastanelerin bunları karşılayacak gücü de yoktur. Hizmete devam etmesi mümkün değildir. Bir an önce en azından 3 ay gecikmeli ödenen SGK ödemelerinin erkene alınması, ve bakacakları Covid-19 hastalarının ödemesinin nasıl yapılacağı ile ilgili SUT (Sağlık Uygulama Tebliği)’ta bir düzenlemenin hemen yapılması gerekmektedir.
Bilinmelidir ki tüm Türkiye’de test sonucu negatif ancak klinik ve radyolojik bulgularıyla Kovid-19 olduğu kuvvetle muhtemel yüzlerce hasta vardır. Bu nedenle gerçek sayılar bakanın açıkladığı pozitif vakalar ve ölüm sayılarından daha yüksektir. Özellikle bu bir hafta içerisinde daha sert önlemler alınması gerekmektedir. Buna serbest dolaşımın sınırlandırılması da dâhildir. Yoksa ipin ucu kaçacaktır. Sağlık bakanımızın da günübirlik gelişen olaylara göre değil, olaylar gelişmeden önce proaktif bir yönetim sergilemesi gerekir. Dini, kültürel ve finansal etkilerle değil bilimsel akılla olayları yönetmek ve bilim kurulunun taleplerine çoğunlukla değil tamamıyla ve katiyetle uyulması gerekir.
Burada en önemli sosyal sorunlardan biri de ekonomik sıkıntı içindeki seyyar satıcı, işportacı, gündelikçi, inşaat işçisi, kağıt toplayıcısı gibi el emeğiyle günübirlik geçinen vatandaşlarımıza evlerinde kaldığı süre içerisinde her türlü barınma, ayni ve nakdi yardımın ulaştırılması elzemdir. Birçoğunun evine götürecek ekmeği, çocuğuna alacak mama ve bez parası yoktur. Yine, evde bakıma muhtaç çok sayıda insanımızın da genel ve yerel yönetim tarafından hızlıca tespit edilip tüm ihtiyaçlarının karşılanması gerekmektedir.”*Haber: Cüneyt KARAOĞLAN
