Başkan Sevin, fındık ihracatına yönelik şu açıklamalara yer verdi:

2019/2020 sezonunun bitmesine iki ay kala fındık ihracatında ulaşılan rakamlar yüz güldürmeye devam ediyor. 01 Eylül 2019 ile 30 Haziran 2020 tarihleri arasında gerçekleştirilen fındık ihracatı şimdiden bütün zamanların rekorunu kırarak 311.499 ton/iç fındık miktarına ulaştı. Bu rakamın 31 Ağustos 2020’de 330.000 ton / iç fındık miktarını geçebileceğini tahmin ediyoruz. Türkiye fındık ihracatından gelen net döviz miktarı ise 30 Haziran 2020 itibariyle 2 milyar dolara ulaştı. Bu rakamın da Ağustos ayı sonunda 2,2 milyar dolara yaklaşacağını tahmin ediyoruz.

KIRMIZI ÇİZGİMİZ ÜRETİCİ MEMNUNİYETİDİR…

            Herkes bilmelidir ki fındık ihracatçıları devletin ve milletin hizmetinde, ayrıca adeta üreticinin pazarlama şirketi konumundadır. Türk fındık ihracatçıları, Türk fındık üreticisinin kazanamadığı müddetçe üretimin süremeyeceği ve pazarın büyüyemeyeceğinin bilincinde olan birikimli ve entelektüel insanlardır.

ZOR BİR YILA GİRİYORUZ

            2020/2021 Fındık İhracat Sezonu’nun ise dalga dalga yayılan pandeminin oluşturduğu talep krizi ile çok zorlu geçeceği şimdiden bellidir. Bu zorluklar;

  1. Türkiye’de geçen yıldan düşük olacağı tahmin edilen 2020 ürünü rekoltesine rağmen (ancak beklenenin çok üstünde) rakip üretici ülkelerdeki yüksek rekolteler nedeniyle dünya fındık arz toplamının geçen yıldan yüksek olacağı anlaşılmaktadır.

     2. Başta Amerikan Bademi olmak üzere Türk Fındığına çeşitli kategorilerde rakip diğer sert kabuklu yemişler, çok yüksek rekolteler nedeniyle olağanüstü fiyat düşüşleri yaşamaktadır.

Halen pek çok alandaki en büyük rakibimiz ABD Bademi, Türk Fındığının yarı fiyatına yakın olup fiyatlarının daha da düşeceği öngörülmektedir. Bu durum fındığımıza mutlaka olumsuz yansıyacaktır.

  1. Pandemi nedeni ile bir talep belirsizliği dönemi yaşanmakta olup bu durumun uzun sürebilecek bir düşük talep dönemine ve durgunluğa evrilme ihtimali mevcuttur.

Unutulmamalıdır ki arz/talep dengesi her türlü iktisadi faaliyetin başat faktörüdür ve daima son sözü bu denge söyler. Bugün piyasalarda yaşanan sıkıntılar da uçuk kaçık  senaryolardan değil arz talep dengesinin talep ayağının doğru tahmin edilememesinden kaynaklanmıştır. Bu nedenle yeni sezon politikası oluşturulurken üretici memnuniyeti yanında dünya dengeleri de dikkatle gözetilmelidir.” Haber Merkezi

Editör: TE Bilişim