Türkiye’nin konuştuğu 911’nci Perşembe Yaylası Güreş ve Kültür Festivali’nin son gününde, protokolde yaşanan gergin anları Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Enver Yılmaz düzenlediği basın toplantısında anlattı. Başkan Yılmaz, festival alanında protokol heyeti için ayarlanan yerin ön sırasında 14 koltuğun bulunduğunu, Ordu İl Emniyet Müdürü Suat Çelik’in kendisi için ayrılan yere değil, konuk milletvekili için ayrılan yere oturmasının ardından uyarılmasıyla gerginliğin başladığını söyledi.

“Polisler, 5 Saat Koltuk Nöbeti Tuttu”

Ordu Valiliği tarafından hazırlanan resmi protokol listesinde Ordu İl Emniyet Müdürlüğü’nden önce Vali, milletvekilleri, üst rütbeli komutanlar ve ardından Büyükşehir Belediye Başkanı geliyor. Adli protokol, rektör, baro başkanı, vali yardımcıları ve ilçe kaymakamlarından sonra, Ordu İl Emniyet Müdürü 41’inci sırada yer alıyor. Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Enver Yılmaz, festival alanındaki protokol düzeninde Ordu İl Emniyet Müdürü Suat Çelik’e yanında İl Jandarma Komutanı ile beraber konuk olarak bulunan Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş’un hemen arka sırasının verildiğini söyledi. Ancak Ordu İl Emniyet Müdürü Suat Çelik, Aybastı İlçe Emniyet Müdürlüğü’nden temin edilen bir sandalyeyi kendisine tutulması için ön sıralara aldırdı ve 5 saat boyunca 5 polis görevlendirerek koltuk nöbeti tutturdu.

“Milletvekilinin Yerine Oturdu”

Festivalde, konuk olarak eşi Ordulu olan AK Parti Şanlıurfa Milletvekili Kemalettin Yılmaztekin de bulunuyordu. Milletvekili Yılmaztekin, festivale katılacağını daha önce haber verince, kendisine de konuk olarak protokolde yer ayrıldı. Bu sırada, Ordu İl Emniyet Müdürü Suat Çelik kendisine ayrılan sandalye yerine, konuk milletvekili için ayrılan koltuğa oturdu. Bunun üzerine görevliler tarafından uyarıldı ve iddiaya göre Başkan Yılmaz’a da el hareketiyle, “Kimsin lan” diye çıkıştı. Gergin anlar, İl Emniyet Müdürü’nün bu çıkışı üzerine başladı. Başkan Yılmaz, “Bana elinin tersiyle, sinkaflı ‘Git, kimsin lan’ deyince bir arbede çıktı. Tamamen görüntülüdür, tamamen delillidir, tamamen şahitlidir. Bu esnada da, benimle Emniyet Müdürü arasındaki fiziki temas dışında, ne polisten, ne jandarmadan, ne de özel harekâttan bana, ne de bizim çocuklardan ve zabıtadan polislere, özel harekâta, jandarmaya tek bir fiili temas da olmamıştır. Polisimize, jandarmamıza ve özel harekâtımıza teşekkür ediyorum” ifadeleriyle anlattı.

“Provokasyona Uygun Davrandı”

Başkan Yılmaz, yaşanan gerginliğin çalışılmış olduğunu ileri sürdü, İl Emniyet Müdürü Suat Çelik’i de ortamı provoke etmekle itham etti. Yılmaz, “Olay başladı, orada tartışma çıktı. Emniyet Müdürü yukarıdan aşağıya indi, ortalığı karıştırdı. Provokasyona uygun davrandı. Milleti, herkesi birbirine düşürdü. Kendisi çekildi kenara, Numan Bey geçti öbür tarafa. Tüm jandarma, özel harekât, polis, milletin seçilmiş Belediye Başkanı’nın üzerine geldi. Biz kafamızı kaldırdık, ne oluyor dediğimizde olay sakinleşti.  Bu esnada CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Bey ve milletvekillerimiz de var. Hiç birisi yerinden kalkmadı. Bu olay 1-1,5 dakika sürdü. Yani olayın başlamasıyla bizim tekrar alana geçip oturmamız bir, bir buçuk dakikalık bir süreyi buldu.  Nitekim olay sakinleşti, jandarma gerekli güvenliği aldıktan sonra baktı ki, sorunlu bir alan çıkmayınca Emniyet Müdürü de yumuşak bir şekilde görevini başarmanın mutluluğu içerisinde alandan hızlı bir şekilde gitti” diye konuştu. 

“Bakan Kurtulmuş Kendi İsteğiyle Gitti”

Yaşanan gerginlik üzerine ulusal basında ve kamuoyunda iddia edildiği gibi Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş’un polis veya komando marifetiyle alandan çıkarıldığı iddialarını da doğrulamayan Başkan Yılmaz, polis ve jandarmanın kendi etrafında olduğunu, Bakan Kurtulmuş’un da kendi korumaları dışında hiçbir güvenlik gücünün desteği olmadan alandan kendi isteğiyle ayrıldığını söyledi. Bakan Kurtulmuş’u festivali terk etmesini de eleştiren Başkan Yılmaz, “Bu olayın müsebbibi, bu işin sorumlusu kimlerse hesabını vermeli. Bu olayları kronolojik sırasıyla sizlerle paylaşıyorum ve Tayyip Bey’in şu sözünü hatırlatıyorum: “Ben milletten başka hiçbir güç tanımadım” demişti ya 15 Temmuz akşamı. Ben de aynısını söylüyorum. Hiçbir güç tanımadım, o yüzden bunu milletimle paylaşıyorum” ifadelerini kullandı.

“Resmi Törene Şapka, Kot Pantolon Ve Spor Ayakkabıyla Gelmiş”

Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Enver Yılmaz, “Koltuğu korumak için 5 tane polis 5 saat bekledi. Peki, bu kadar protokol hassasiyeti, bu kadar önde oturma kaygısı ve arzusu hisseden İl Emniyet Müdürümüz, 16 Temmuz darbe girişimine ilişkin Şehitler Anıtı'ndaki resmi törende protokolde en önde olması gerekirken, bakalım neredeymiş?” diyerek bir fotoğraf gösterdi. İl Emniyet Müdürü Suat Çelik’in resmi törene protokolde şapkalı, kot pantolonla katıldığını söyleyen Başkan Yılmaz, “Protokolde ben takım elbiseliyim, Vali Bey takım elbiseli, milletvekilleri takım elbiseli. 16 Temmuz şehitlerine yönelik resmi program. Bu ne la kayıtlık? Bu ne kural tanımazlık? Bu ne hadsizlik? Olur mu böyle bir şey?” diyerek İl Emniyet Müdürü Çelik’e eleştirilerini sürdürdü.

“Allah Bizi Korudu”

Başkan Enver Yılmaz, yaşanan gerginliğin çalışılmış ve tahrik edici olduğunu yineleyerek, “Gerekli organizasyonu, gerekli tahrik sürecini, gerekli yapılması gereken ki, bunların hepsi çalışılmış hareket. Orada jandarmamız olmamış olsa idi, çok farklı şeyler yapılabilirdi şahsımıza karşı. Allah bizi korudu. Başta kurgulayanlar, uygulamaya geçenler, karşı tarafta sürece çanak tutanlar” diyerek eleştirdi.

Olması gerekenin de, “Gelirseniz yerinize Vali Bey ile hep beraber otururuz. Çıkarız deriz ki, tatsız bir olay olmuştur. Buna yönelik gerekli mekanizmalar devreye girecektir. Ey Aybastı'nın meydanındaki 30 bin vatandaşımız, 911 yıldır biz bunu yapıyoruz. Haydi devam edelim, çalsın davullar dendiği zaman bir sorun yoktu” dedi.   ORDU,(YENİDÖNEM)

Editör: TE Bilişim