“Tutuklama, bir cezalandırma aracı değil, bir tedbirdir ve bu anlayışla, 2019 yılında birinci yargı paketinde tutukluluğa azami süre getirdik ve bu yargı paketiyle, eleştiri amacıyla yapılan düşünce açıklamalarının suç oluşturmayacağı yönündeki ilkeyi güçlendirdik. Çünkü biz ifade hürriyetinin, eleştirinin, düşünce açıklamanın demokratik hukuk devletinin temel unsuru olduğuna inanıyoruz. Bu çerçevede, bu anlayışla, internete erişimin engellenmesi kararlarının da internet sitesinin tamamını değil, ilgili içeriğin iptaliyle, engellenmesiyle ilgili düzenleme getirdik. Yine, ifade özgürlüğünü ilgilendiren mahkeme kararlarının, istinaf mahkemelerinden sonra bir kez de Yargıtay incelemesinden geçmesi yönünde düzenleme yaptık. Bu anlamda, özellikle yaklaşık 35 bin vatandaşımız bu düzenlemeden yararlandı ve dosyalar istinafta kesinleşmişken, Yargıtay’a gitti, hukuk güvenliği anlamında bu çalışmalar yapıldı. Yine, bu yıl kanunlaşan 4. Yargı Paketi'nde hak ve özgürlük temelli bir bakış açısıyla adli kontrol tedbirini de revize ettik. Adli kontrol tedbirinin devam edip etmeyeceği, en geç 4 aylık aralıklarla hakim tarafından incelenecek.”

VATANDAŞIMIZIN, HUKUKUN YÜK OLAN DEĞİL, YÜK ALAN ANLAYIŞIYLA BAŞ BAŞA KALMASI İÇİN ÇALIŞIYORUZ

Adalet Bakanı Gül, mağdur odaklı adalet anlayışı çerçevesinde ‘Adliyenin kapısı adaletin kapısıdır’ vizyonuyla hareket ettiklerini belirterek, herkesin bu kapıdan memnuniyetle ayrılmasının en temel amaçları olduğunu söyledi. Vatandaşlara "Artık adliyede yalnız değilsiniz" diyerek seslenen Bakan Gül, “Bu anlamda, 2019 yılında adli görüşme uygulamalarını yaygınlaştırdık, personel, uzman desteğiyle ilk adımları attık. Suça sürüklenen çocukların, cinsel suç, şiddet mağduru kadınların ifade ve beyanlarının uzman eşliği altında alınmasını sağladık. 105 adliyede bu anlamda Adli Görüşme Odaları (AGO) var ve bu ortalamalarda 40 binin üzerinde mağdurun derdi uzmanlar tarafından dinlenmiş ve yeni travmaların yaşanmaması için bu çalışmalar yapılmıştır. 2020 yılında, yine Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle Adli Destek ve Mağdur Hizmetleri birimimiz faaliyete geçti ve bugüne kadar 20 bin vatandaşımıza bu anlamda danışma ve bilgilendirme faaliyetleri adliyelerde yeni kurulan bu müdürlükler eliyle verildi. Mağdurun elinden tuttuk, adliyede kendisini yalnız hissetmemesi için uzman destekleriyle yanında olduk, onu derdiyle baş başa bırakmadık. Vatandaşımızın, hukukun yük olan değil, yük alan anlayışıyla baş başa kalması için çalışmalarımızı yapıyoruz.” şeklinde konuştu. Haber Merkezi

Editör: TE Bilişim