"Nasıl olur da beklentileri karşılayamadık?" sorularına karşı CHP'nin tavrını da eleştiren Torun, yeni söz söyleyemeyen, halka uzak bir tavır sergileyen ve karamsarlığa giden CHP'de değişimin artık zorunluluk haline geldiğine ve bunun için mücadele eden bir "Değişim Hareketi" ortaya koyduklarını söyledi.
"CHP, Başarısızlığın Sorumluluğunu Almadı!"
Torun'un eski dönem ve şimdiye yönelik açıklamaları şu şekilde oluştu:
"14 ve 28 Mayıs seçimlerinde elde ettiğimiz sonuçlar bütün CHP örgütlerinde ve Genel Merkez’de şok etkisi yarattı. Ekonomisi alt – üst olmuş, tarikatların ve cemaatlerin bütün devlet kademelerini ele geçirdiği, eğitimin bağnaz yaklaşımlarla şekillendirildiği, ülkemizin bir göçmen deposuna dönüştürüldüğü, adaletin siyasallaştığı, demokratik yapının yok edildiği, cumhuriyet kazanımlarının bu denli aşındırıldığı, toplumun bütün kesimlerinin kutuplaştırıldığı, siyasal iktidarın ülkeyi yönetemez hale geldiği bir dönemde nasıl olur da biz bu seçimlerde beklentileri karşılayamadık? Sorusu hepimizin içini kemirmeye başladı.
Sorunun cevabı aslen basitti Türkiye’nin ekonomik, kültürel ve sosyal birikiminin içini boşaltan AKP anlayışından ayrışmamız gereken konuların bir kısmında ne yazık ki iktidar partisiyle benzeşmiştik. Türkiye’deki ekonomik ve sosyal krizin mimarları ile Cumhuriyet’in yeni yüzyılında farklı bir sonuç elde edilemeyeceği açıktı. Devşirme siyasi aktörlerin Cumhuriyet Halk Partililerin alın teriyle makam sahibi olduğu, yeni söylem üretemeyen, halkına ve örgütüne uzak kalan CHP Yönetimi başarısızlığın sorumluluğunu dahi almadı, eleştirilere kulak tıkadı."
"Yeniden Mücadelemizi Şekillendirmek Zorundaydık"
"Ülkemizdeki bütün muhalif kesimler için karamsarlığın pik yaptığı bu ortamda Özgür Özel’in liderliğinde sonradan “Değişimciler” olarak anılacak olan Partililerimiz ise kendilerini sorgulamaya başladılar. CHP’de bir anlayış değişikliği olmaması halinde seçmen önümüzdeki yerel seçimlerde sandığa gitmeyeceğini yüksek sesle ifade etmekteydi. Bizlerin bu ülkeye, bu halka ve bu partiye karşı sorumluluğumuz vardı, insanlara güzel bir gelecek vaat etmiştik ve sözümüzü tutmalıydık. Yeniden ayağa kalkmak, yeniden mücadelemizi şekillendirmek zorundaydık. Bu gelişmeler eşliğinde 38. Olağan Kurultayımıza hazırlandık."
"Parti Meclisimiz Değişim Çağrımıza Kulak Verdi"
CHP geleneği gereği bir kadro ve idealler partisidir ve partimizi bu düzleme geri çekmek adına kişileri değil Mustafa Kemal Atatürk’ün yolumuzu aydınlatan ilkelerini ve devrimlerini esas aldık. Daha önce partide önemli görevler üstlenmiş olan Değişimciler hiçbir parti görevine talip olmadılar, Değişim Hareketi görüşü ne olursa olsun bütün partililerimizi kucaklayıcı ve saygılı bir dil kullanmaya özen gösterdi. “Olmaz”, “Başaramazsınız”, “Yenileceksiniz” diyenlere gelin hep beraber bu ülkenin önünü açalım dedik ve CHP’nin beyni ve kalbi olan Parti Meclisimiz çağrımıza kulak verdi. Cumhuriyet Halk Partisine yakışır bir demokratik olgunluk içerisinde geçen Kurultayımızda delegelerimiz değişimin ertelenemez olduğuna karar verdiler.
Yurttaşlarımızın mutluluğu ve aydınlık bir gelecek için verdiğimiz mücadele hiçbir zaman kolay olmadı, bugünden sonra da kolay olmayacaktır. “CHP Kurultay ile değişmez” görüşünü yerle bir eden cumhuriyetçi, halkçı, devrimci, devletçi, milliyetçi ve laik partililerimiz CHP’ye yaşattıkları bu tarihi süreci bütün Türkiye coğrafyasına yaymaya, ülkemizi bu gerici karanlıktan kurtarmaya kararlıdır.
