Özellikle ekonomimizdeki gelişmeleri yorumlarken sıklıkla yapısal reformlardan söz ediyoruz. Ülkemizde ekonomik kalkınmanın sağlanabilmesi, enflasyon ve işsizlik ile mücadele için yapısal reformların tamamlanması gerektiği dile getiriliyor.

Yapısal reformlar; sosyal, siyasi ve ekonomi alanlarında sistemin daha verimli çalışmasını ve olası krizlere daha dayanıklı olmasını sağlayan düzenlemeleri içermektedir. Sosyal ve siyasi reformlar bir yana, ekonomimizde yapılması gereken yapısal reformlar nelerdir ve bu reformlar ile neyi hedefliyoruz?

İlk hedef; iç tasarrufları artırmak, üretimde ithal girdileri azaltarak büyümenin ithalata bağımlı yapısını düzeltmek ve cari açığı düşürmektir. Kur artışı ile ithalatı pahalı hale getirmek kısa vadede çözüm olabilir ancak bu yapısal reform değildir. Yapısal reform, ithal mallarından yurtiçinde üretilmesi mümkün olanlarını teşvik ederek dışarıya ödenecek dövizi azaltmak yoluna gidilmesidir.

İkinci hedef, dolaylı vergilerden ziyade doğrudan vergilere ağırlık veren bir vergi sistemine geçişin düzenlenmesidir. Dolaylı vergiler düşük gelirliden oransal olarak daha yüksek vergi alınmasına yol açmaktadır. Gelişmiş ülkelerde dolaylı vergiler ile kurumlar vergisi gibi doğrudan vergiler arasında dengeli bir yapı vardır.

Ekonomik anlamda yapısal reformlar, enerji ithalatının cari açığa olumsuz etkilerinden dolayı enerji tasarrufu edeceğimiz tedbirlerin alınmasını da hedefler. Enerjimizi dışarıdan ithal ettiğimiz için cari açığa olumsuz etki eden enerji harcamalarımızı azaltıcı önlemleri almamız gerekiyor. Ülkemizde üretebileceğimiz petrol ve doğalgaza alternatif enerji üretimine yatırımı teşvik etmemiz gerekiyor. Güneş, rüzgâr enerjisi, biyoenerji alanlarına daha fazla yatırım yapılması geleceğimiz için önemli konular arasındadır.

Sosyal güvenlik ve sağlık reformu bizim gibi birçok ülkenin ciddi sorunlarının arasındadır. Ülkemizde sosyal güvenlik sistemi, primleri artırarak ve emeklilik yaşlarını yükselterek değiştirilmiş ve bu sayede sistem ayakta kalmayı başarmıştı. Sağlıkta da son yıllarda önemli gelişmeler sağlanmış ve vatandaşın sağlık hizmetlerine ulaşması kolaylaştırmıştı. Sağlık alanında bütçe yükünü hafifletmek amacıyla maliyete dayalı bir sisteme geçilmesi ekonomik anlamda daha iyi sonuç verecektir.

Yapısal reformlar yalnızca ekonomiyi ilgilendiren konuları içermemektedir. Yapısal reformları üç ana başlıkta değerlendirmek gerekir. Ekonomik, sosyal ve siyasal reformlar.

Ekonomi, sosyal ve siyasal alanda yapılacak reformları özetlemek gerekirse; anayasa, yargı sistemi, eğitim reformu, mali sektör reformu, vergi reformu, bütçe reformu, yerli üretimi geliştirme reformu, kayıt dışılığın önlenmesi, enerji üretimi, sosyal güvenlik ve sağlık reformu, Avrupa Birliği üyeliği gibi ve daha birçok farklı alanda iyileştirme ve düzenlemelerin getirilmesi ülkemizi daha iyi yarınlara taşıyacaktır. Bu nedenle yapısal reformların ülkemizin kalkınmasında kilit rol oynayacağını vurgulamamız gerekmektedir.