Geçen yazımız: “EDEP, FINDIK, SİYÂSET? YA DA NE?” başlığını taşıyordu. Bu yazıya da kaynak olan paylaşımımızı ise birkaç gün evvel yapmıştık. İkisinin de muhtevâsı birbirine yakın. Dolayısıyla yorumları da bir arada değerlendiriyoruz.

Her ikisinde de mevsim bağlamında fındığı eksen aldığımız cümlelerimizde kısaca, dünyanın ahvâlinin ortada olduğu, ülkedeki gerçekleri hep berâber yaşadığımız bir durumda meselelere biraz daha soğukkanlı bakmamız, siyâsî sebepler ya da şahsî karakter gereği teşekküre dilimiz varmasa da, şükrü unutmamamız gerektiği, dolayısıyla BIZ ALLÂH CC dan RÂZI olalım ki ALLÂH CC da bizden RÂZI olsun demeye çalıştık.

FARKLI TEPKİLER, AYRI DÜŞÜNCELER…

Yazılara farklı tepkiler geldi. Bunları arz edip kararı sizlere bırakacağız. Burada bir yargı mevzubahis değil elbette ama konuşulanlardan bir orta yol bulmak, bu meyânda fikir yürütmek, mâkul olana ulaşmak ya da tarihe bir not sadedinde paylaşıyoruz:

Gökhan Aydın: Hocam her yönüyle güzel bir yazı teşekkür ederiz.

Celal Şahin: Eyvallah hocam

Burhan Küçük: Allah razı olsun İnşaallah Hocam...

ARKADAŞLIKTAN ÇIKARILDIM!

Mehmet Arslantürk: Hocam tebrik ediyorum. ŞÜKÜR EDEN ŞİKAYET ETMEZ diye bir yazı paylaşım yaptım geçen bir gün. Sizin de çok iyi tanıdığınız eski bir arkadaş beni hakaret ederek Arkadaşlıktan çıkardı. Güya siyaset yapıyormuşum. Bu yazını da aynen paylaşıyorum.

Hasan Minnet: Allah bizleri şükreden kullarından yazsın AMİN

Hayrullah Macit: Allah anlayan ve yaşayanlardan eylesin cümlemizi hocam

Hüseyin Gürleyik:

Nimeti anlatamazsın nanköre

Yolu topala sor, ışığı köre…

İYİLİK APTALLIK DEĞİLDİR…

İlk paylaşımda bir yerde; "ŞÜKR'EDELİM, Dünyânın haline bir bakın. Herkesin gözü bizde. Sıkışan bize koşuyor. NE GUZEL bir ÜLKEDEYİZ;” demiştik. Sanırım burası kasdedilerek şöyle bir yorum yapılmış:

İlhami Şimşek: Bizden aptal Bir devlet yok da ondan

Nuri Kahraman: İlhami kardeş; İYİLİK APTALLIK DEĞİLDİR. Yarın ölünce; keşke daha fazla iyilik yapsaydık diyeceğiz wes'selâm...

Hüner: “İYİLİK YAP DENİZE AT!”

Hakan Hüner: “İyilik yap denize at. Balık bilmezse Hâlık bilir.”

(Bu deyişi tam 36 sene önce bizlere Sevgili Nuri Kahraman Hocam öğretmişti)Bu vesile Muhterem Nuri Hocam ve Sevenlerine en kalbi duygularla selâmlarımı yolluyorum.

ŞÜKÜR NÎMET, SABIRSIZLIK MUSÎBET!

İlk yazıyı Abülkâdir GEYLÂNÎ’den cümlelerle bitirmiştik. Örnek olsun diye bir bölümü verelim. Çünkü gelecek yorum buna dâir:

“Unutma ki, şükrü edilmeyen bol mal mülk, sahibi için bir musibettir. Aynı şekilde, sabırsızlık ve isyan duyguları içinde geçirilen darlık ve sıkıntı zamanları da bir musibettir.”

Ömer Öztürk: Abdulkadir Geylani'nin söylediklerine evet ama o adam isyanın doruğa çıkmasına şükret demiyor her türlü fücurun işlenmesine şükret demiyor ciddi manada kaderle ilgili olan bölümüne şükret diyor zulme şükretmek ahmaklık olur zulme şükredilmez yanlış yorumlamayalım

Nuri Kahraman: Sn. Ömer Öztürk; Mesele bu zâten. Kimisi için en büyük fücur dünyevî tatminsizlik. İsyan ve feverana sebep bunlar. Gerçek anlamdaki fücur gündemlerinde zâten yok. Bu noktada kriter ya da belirleyici dinden çok siyasî veyâ indî tercihler wes'selâm...

ŞÜKÜRSÜZLÜK DEĞİL; ERBAKAN…

Ramazan Günaydın: Hocam bende eleştiriyorum fındık fiyatını. Şükürsüzlükten değil emeğimizin sömürülmesinden yakınıyorum. Bu ürün çikolatanın olmazsa olmazı. Elin oğlu ucuza kapatıp daha daha zengin oluyor. Üretici olarak tek tek bayırdan çayırdan bir araya getirdiğimiz bu altın fındık hak ettiği yerde neden değil. Ferrero denen firmanın insiyatifine neden terk edilir. Bizim itirazımız bu yönde. Evet siyaset değilse kim sahip çıkacak en fazla dolar girdisi olan bu ürüne. Rabbime daima şükür ediyoruz. Kıyısından köşesinden değil yetkililer kimseye peşkeş çekmemeli bu ürünü. israilde olsa tane işi eczanelerde satardı diyen Rahmetli Erbakan ne güzel tespit yapmış işte. Benden de bu kadar…

GÂVUR mu, TÜRK mü?

Nuri Kahraman: Ferroliyi savunmuyorum. Ama sonuçta bunu bir gâvur alacak. Gâvur almasa Türk daha iyi mi fiyat veriyor. O almasa fındık hiç fiyat etmez. Fiyat 50'nin üstünde açıklandığı hâlde Türk niye hâlâ 40-45 bandında? Demek ki her şeyin bir piyasası var.

Kaldı ki mesele bu değil; devlet 100 lira verse bizim mantığımız hazır;

Ferroli 200 kazanıyor. Findigimiz peşkeş çekiliyor! Mesele bu.

PEKİ, DAHA NE OLSUN?

Bir de Allâh için; dün bir tanıdığımız geldi. 2 ton findiklari çıkarmış. 10 bin bir vermişler. 10 daha vereceklermiş. Hadi ben 10 lira da gübre ot vs diyeyim. Etti 30. 2 ton fındık ne yapıyor; asgarîsinden 90-100. Peki daha ne olsun?

Bana sorarsan yuvarlak hesap 1 ton masraf 1 ton kâr diyorum. Bu vatandaş İstanbul'dan gelip giderek işini gördüğü hâlde, ben de şaşırdım, masrafı çeyrek civarında.

ELBETTE MÜCÂDELE; AMA YA SONRA!

Elbette, mücâdele edilmemeli demiyorum ama burdan bakınca zararda değiliz, hiç bir üründe olmadığı oranda kârdayiz. Buna rağmen, şu veyâ bu sebeple kullara teşekkür etmeye ağzımız varmıyorsa da Allâh'ın hatırına fındık gibi bir nîmeti kötü düşünce ve duygularımızın malzemesi yapmayalım.

EVLERİMİZ-BARKLARIMIZ;

DÖNEN CÜMLE ÇARKLARIMIZ…

Yediğimiz-içtiğimiz, evlerimiz-barklarimiz, köylerde-yaylalarda rahatlikla villa diyeceğimiz apartman boyutunda yapilarimiz hep findıktan değil mi? İç ve doğu Anadoluda çoğunluk çiftçilerin rüyâda bile göremediği arabalarımız findiktan değil mi? N'olur bunları görelim de ŞÜKÜR DİLİ geliştirelim, bu kadar şikayet Allâh'ın gücüne gider; madden zâten zarardayız(!) Bir de mânen zarar etmeyelim diye bir şeyler söylemeye çalışıyoruz; hepsi bu wes'selâm...

BU, HER SEZON DEVAM EDER…

Ramazan Günaydın: Tamam hocam. Daha ne diyelim. Her yıl sezonda bu tartışmalar devam eder. Bu işe nokta koymanın yolu dövize bağlasınlar bitsin gitsin. En kötüsü belirsizlik. Bu da üreticiyi tedirgin ediyor.

DÜNYÂ TEST DÜNYÂSI…

Alpay Çakır: İman zayıf olunca göz de aç oluyor bu ülkede bir kitle var ki Ezan susturmak için ıslık çalıp Camiye karşı bira şişesi sallayan bunları ne yapsan mutlu edemezsin çünkü bunlar kendi akılları ve iradeleri ile değil yukarıdan gelen uzaktan kumanda akıl ile hareket ediyorlar insiyatif alacak bir kabiliyet yok ayrıca daha yakın tarihi de unutacak kadar nankörler Allah ıslah eylesin ne diyelim bunlar da bizim komşumuz akrabalarımız dünya test dünyası biz elimizden geleni yapıyoruz ister uyanırlar isterlerse uyumaya devam ederler

HÜNER İYİLİKTE, ŞÜKÜR RIZÂDA…

Evet, bugünlük te bu kadar; sözü bağlarken, hâlen devam eden fındık mevsimimizin bereketli ve kolay olmasını, kazâsız-belâsız, problemsiz geçmesini Cenâb-ı Hakk’tan niyâz ediyor, yazımızı İbrahim Ethem’in sözüyle teşrif eden Lüleburgaz Lisesi’nden talebemiz Hakan HÜNER başta olmak üzere, diğer katkı veren arkadaşlar ve de cümleye sevgiler-saygılar sunuyoruz wesselâm…