Dünyanın ve insanlığın bütününe yönelik etki ve tehdit üreten koronavirüs ve ona dayalı pandeminin temel gündem olduğu 2020 yılı, kamu görevlileri açısından Hakem Kurulu kararı mağduriyetleri ile enflasyona dayalı kayıplar yaşadıkları bir yıl olarak da geride kaldı. Hakem Kurulu; kamu görevlilerinin maaş ve ücretlerini yüzdelik olarak 2020 yılında 4+4, 2021 yılında 3+3 şeklinde oransal artış yapılması kararı vermişti. Oysa yetkili konfederasyon Memur-Sen olarak, bu oranların ülkenin, ekonominin ve kamu görevlilerinin gerçekleriyle, geçmiş dönem enflasyon verileriyle uyumlu olmadığını dile getirmiştik. Beraberinde işverenin teklifine hayır demiş, hakemin kararına da tepki göstermiştik.

YÜZDE 80’LİK SAPMA VAR….

2020 yılı enflasyon rakamları incelendiğinde ortaya çıkan tablo özetle şudur. İşverenin/Hakemin reva gördüğü artış; I. altı aylık dönem için 4’üncü aydan, II. altı aylık dönem için ise 3’üncü aydan sonra enflasyona yenilmiş ve kamu görevlilerini mağdur etmiştir. Somutlaştırdığımızda, kamu görevlilerinin maaş ve ücretlerine I. altı ay için %1,75, II. altı ay için %4,33 enflasyon farkı yansıtılmış, 2020 yılı toplam artışı ise karara göre %8,16 iken, hayata göre %14,82 olarak gerçekleşmiştir. Bir başka ifadeyle, Hakemin-İşverenin karara yazdığı artıştan %80’lik bir sapma meydana gelmiştir.

SEYYANEN ZAM YAPILMALI…

Ekonominin makro ve mikro düzey rakamları, enflasyon ve faiz oranları, kur tarafının rakamları birlikte ele alındığında en az artış, en düşük yükseliş maaşlarda ve ücretlerdedir. Son 10 yıllık enflasyon ve enflasyon farkı tablosu, 2019-2021 faiz, kur tablosu, 2020 yılı aylık enflasyon tablosu özetle şunu söylüyor: Kamu görevlilerinin maaşları ve ücretleri eriyor, bu erimeyi durdurmak için gecikmeden seyyanen zam yapılması gerekiyor.

GERÇEKLER GÖZ ARDI EDİLMEMELİ…

Yıllık enflasyon oranının bir önceki yıla göre %24 arttığı, gıda enflasyonunun %25 seviyesinde olduğu, 2020 yılbaşı ve sonu itibarıyla faiz tarafında %75’lik artışın gerçekleştiği, bütçede faiz giderlerinde son 3 yıllık dönem itibarıyla %45-%70 artış oluştuğu, kur tarafında %40’a yakın artış rakamına ulaşıldığı gerçekleri artık göz ardı edilmemelidir.

ALIN TERİMİZİN KARŞILIĞINI İSTİYORUZ…

Bizler, alın teri kurumadan karşılığının verilmesi hassasiyetine davet eden bir medeniyetin mensuplarının emeğin, alın terinin, kamu görevlilerinin hizmet üretme gayretlerinin karşılığı olacak değerin verilmesinde, ederin ödenmesinde hükûmetin siyasi sorumluluk, devletin medeniyet perspektifimiz kaynaklı zorunluluk hassasiyetiyle sorunu çözümle, talep ve teklifimizi evetle buluşturması gerektiğine inanıyoruz. Emeğin karşılığını ödemek için akıtılan akıl terini ve bütün gayretleri, milletimiz ve kamu görevlilerimiz takdir etmekte her zaman olduğu gibi cömert olacaktır. Biz bu cömertliğin, kamu yönetimi ve devlet tarafında da temel bakış olarak benimsenmesini bekliyor, seyyanen zam istiyoruz.