Zaten 2014’ten önce muayene açanlar bu hakka sahipken, diğerlerinin sahip olmamasının hukuksuz olduğunu hatta bu durumun Danıştay’ca da tespit edildiğini ifade eden Adıgüzel, bu haliyle tıp fakültelerindeki düşük hoca maaşları nedeniyle, sürekli istifalar yaşandığı söyledi. Tüm bu şartlarda hem tıp eğitiminin yara aldığını hem de vatandaşın özel hastanelerde daha pahalıya sağlık hizmeti aldığını belirten Adıgüzel şunları ifade etti: “Tıp Fakültelerinde öğretim üyesi erozyonu devam ediyor. Sadece şu önünde bulunduğum tıp fakültesi hastanesinde 17 adet ayrılma başvurusu olduğunu öğrendik. Çünkü hocalarımız geçim sıkıntısı çekiyor. Biliyorsunuz 5-6 yerden maaş alan bürokratlar var. Onların tek bir yerden aldıkları maaşın yarısı kadar bile maaş alamıyor öğretim üyelerimiz. İstifa edip ya özel muayenehanelere ya da özel hastanelere gitmek durumunda kalıyorlar. Bu durumdan öğrencilerimiz ve tıp eğitimi zarar görüyor. Defaatle uyardık, öğretim üyelerimizin tıp fakültelerinden ayrılmamaları için onlara özel muayenehane hakkı tanıyın. Zaten 18 Ocak 2014 tarihinden önce muayenehane açmış olanlara bu hak tanınıyorken, o dönemde açmayı tercih etmeyen öğretim üyeleri bugün bu haktan yoksun. Bu konuda Danıştay 10. Dairesinin geçtiğimiz aylarda 18 Ocak 2014 tarihinde serbest meslek icra etmekte olanlar ile serbest meslek icra etmeyen öğretim üyelerinin mesai saatleri sonrası serbest olarak çalışabilmeleri bakımından hukuksal olarak eşit statüde olduklarına dair verdiği karar var. Yani, eşitsizlik yaratan hukuka aykırı bu durum, Danıştay tarafından da tespit edilmiş. Yıllarca ‘ey doktorlar hastaların cebinden elinizi çekin’ gibi sözlerle yürütülen kirli kampanya ile hocalarımızı töhmet altında bıraktınız. Şimdi ise kamudaki hocalarımızı ayrılmaya mecbur bırakıp özel hastanelere yönlendiriyorsunuz. Özel hastaneye giden vatandaş ise önüne konan hesap ile şok geçiriyor. Sadece muayene için 1500-2000 TL fark ödüyor. Ameliyat veya müdahaleli işlemler olsa alınan fark ücretini artık siz düşünün. Sağlık hizmetini parasız veriyormuş gibi propaganda yapıp diğer taraftan insanları özel hastanelere yönlendiren, üstelik özel hastanelerdeki fahiş ücretleri denetlemeyen bir politika var. Bu güya muayenehane izni vermeyip vatandaşı "sözüm ona" para ödemekten kurtaran popülist politika bilerek ve planlı olarak özel hastanelerdeki soyguna yol açıyor ve tıp eğitimin kalitesini düşürüyor. Bu fahiş ücretleri hem ne Pandemi döneminde insanlara ödettiriyor. Tıp fakültelerinde kalan çok iyi, idealist hocalarımız var. Bu hocalarımızın ücretlerinin yükseltilerek mutlu edilmesi şart. Ayrıca, öğretim üyesi sayısı ve kalitesini yüksek tutmak için, tıp fakültesi öğretim üyelerine özel muayenehane hakkı tanınmalıdır. Biz konuyla ilgili yetkililerle görüştük YÖK topu Sağlık Bakanlığı’na atıyor, Sağlık Bakanlığı YÖK’e atıyor. Ancak her geçen yıl yetişmiş kaliteli öğretim üyelerimizi kaybetmeye devam ediyoruz” Haber Merkezi