Ordu’nun Ünye İlçesi Gölevi Mahallesi’nde eşi Fahri Üçok (76) ile yaşayan Nihal Üçok (65) ilçedeki sahipsiz kedi ve köpekleri sahiplenmesiyle tanınıyor. Yaklaşık 40 yıl önce hayvanlardan korkan ancak eşinin aldığı yavru köpek ile fobisini yenen Nihal Üçok şimdilerde ilçede sahipsiz kedi ve köpek bırakmıyor. Hayvanları sevmeyenlerin insanları da sevmediğine inanan Üçok çifti ilçede kendi kümes hayvanlarının yanı sıra 35 kedi ve 30 sokak köpeğini sahiplenerek sokak hayvanlarının en çok İlçenin Gölevi Mahallesi'nde yaşayan Üçok, 40 yıl önce sokak hayvanlarından korkusunu eşinin eve aldığı yavru köpekle yendi. Sonraları hayvanlara karşı ilgi duyan Üçok, 76 yaşındaki eşi Fahri Üçok ile beraber emekli maaşlarıyla evlenin avlusunda onları besliyor. Kendi kümes hayvanlarının yanı sıra, yaklaşık 35 kedi ve 30 sokak köpeğini emekli maaşlarıyla besleyen Üçok ailesi insanları sevmenin önce hayvanlardan başladığını belirtti. “Hayvanları sevin” Daha önce Ordu ve istanbul’da yaşayan Üçok çifti 20 yıldır Ünye’de yaşıyor. 20 Yıldır kaldığı ilçede sahipsiz sokak hayvanlarını sahiplenerek bakan ve doyuran Üçok çifti hayvan sevgisinin önemine işaret ediyor. Herkesin hayvanları sevmesini ve koruyup kollamasını isteyen Nihal Üçok hayvan sevmeyenlere seslendi: “Bir sokakta birileri köpek görürlerse eğer sadece dönüp o hayvanların gözleri bir baksınlar. İnanın o hayvandan daha vazgeçemeyeceklerdir" dedi. Köpek korkusunu eşi sayesinde yendi Önceden köpeklerden korktuğunu ancak onları tanıyıp yaklaşınca korkulacak hiçbir şeyin olmadığını belirten Nihal Üçok, bu fobisini eşinin sayesinde yendiğini anlattı: “İstanbul'da oturuyoruz. Eşim eve küçük bir kurt köpeği yavrusu getirdi. Ben o zamanlarda köpek korkusuna komşuya gitmezdim. Evimizin yanında bir ağaç vardı. İnsanlarımız oraya çöp atar ve daha sonra köpekler gelirdi. Ben o eve gelen sokağı değiştirir ve başka yerden girerdim. O zamanlar köpeklerden çok korkardım. Eşim o zamanda o yavruyu getirdi ve üç gün ağladı ve üç gün sonra biz bunu büyüttük. Tabi büyüyünce sahiplenip adını "Tarkan" koyduk. Böyle derken benim hayvan sevgim başlamış oldu. İstanbul'dan buraya eşim tayin olup gelirken 14 kedi ve bir köpek getirdim" diye konuştu. “çocuklarınızı hayvan sevgisi ile büyütün” Anne ve babalara da seslenen Nihal Üçok, “çocuklarınızı hayvanlardan uzak tutmayın ve onları hayvan sevgisi ile büyütün. Ailelerin çocuklarını ufak yaşta hayvanlarla tanıştırılması gerektiğini belirten Üçok," Bir insanı küçükken nasıl yetiştirirsen öyle gidiyor. Mesela ben küçük kedi yavrusu veya köpeklere torunlarıma ve çocuklarıma "Cici" olarak anlattım. Onlarda bana ev ortamında "Cici" diye sesleniyorlar. Benim bu alanımda köpeklerle kediler beraber yatıyorlar. Çünkü kavga etmeyi değil beraberliği öğreniyorlar. Çocuklarımıza da sevgiyi şefkati ufak yaşta öğreteceksiniz ki büyüdüklerinde kötülük hissi içlerinde olmasın. Hayvanlarımızda kardeş gibi büyüdükleri için içlerinde kötülük falan bilmiyorlar. Ben bazen komşularımda görüyorum. Köpeklere elleme, ısırır yada bir yerin pislenir diye çocukları hayvan sevgisinden kısıyorlar. Ama benim yanımdaki ufak torunum köpekten kediden havlamalarına rağmen korkmuyor. Çünkü sevgiyi önceden aşılıyorum torunlarıma. Torunum bahçeye girdiğinde köpeklere taş atacağı yada onları rahatsız edeceği zaman "Oğlum o cici ona elleme" diyorum. Ve çocuk hayvanların hiç birine bile dokunmuyor" şeklinde konuştu. Baktığı köpekler yokluğunu hissedince sabahlara kadar havlıyor Baktığı köpeklerin kendisinin yokluğunu hissettiği anda üzüldüğünü ve sabahlara kadar havladığını belirten Üçok, “Burada benim yüz tane köpek vardı. Hepsi 20 senede eceliyle öldü. O zaman hazır mamalarda yoktu ve ne yapacağımı şaşırmıştım. Her gün onlara makarna haşlamaktan hayvanların için makarna olmuştu. Bana hep çevremdeki insanlar neden kedi veya köpek besliyorsun da neden koyun, inek beslemiyorsun diyorlardı. Bende onların arasında ne farkı var dedim. Bana ineğin sütünü alırsın dediler. Ben menfaat karşılığı sevgi vermek istemiyorum. Ben onları menfaatsiz seviyorum. Benim sevgim bu hayvanlar için karşılıksızdır. Çünkü bu hayvanlar bana sevgisini kat ve kat veriyorlar. Ben ameliyat olduğumda bir hafta Samsun'da hastanede yattım. Benim ameliyat olduğum gece hayvan sevmeyen komşularım sabaha kadar senin bu köpeklerin sesinden biz uyumadık dediler. Evde ben olmadığımı hissettikleri için sabaha kadar bağırmışlar. Çocuklarını küçükken aileler hayvanların uzak tutmasınlar. Sevgi hayvanlardan başlıyor. Hep bir alışılmış laf vardır. Hayvan sevmeyen insan sevmez diye. Gerçekten bu durum böyledir. Bir insanın içinde mutlaka hayvan sevgisi olacak. Birde lütfen bütün insanlarımızdan tek rica var. Kalan yemeklerinizi çöpe atmasın. Herkes kapılarının önüne koysun. Bu kadar mı aciz bu kadar mı kötü bir insan oldukta onlara sevgimizi veremiyoruz" diyerek sözlerini tamamladı. Takdir edilen sevgi Nihal Üçok'un hayvanlara olan sevgisi takdir topluyor. Doğa Koruma Milli Parkla Ordu Şube Müdürlüğü Ünye Şefi Saygın Yıldırım," Nihal hanımı yaklaşık 1,5 yıldır tanıyorum. Hayvanlara olan ilgisi ve sevgisi karşılıksız olduğunu gördüğüm için Nihal hanımla hayvanlarla alakalı dostluk bağlarımda genişledi. Hiç bir çıkar gözetmeden burada yaklaşık 30 köpek, 30 adet kedi, tavuk, ördek, ayağı olmayan köpek veya kör olan bir köpek ve hepsine burada evinin bahçesinde kendi imkanlarıyla bakıyor. Nihal ablamızın Türkiye'ye, Ordu'muza ve Ünye'mize örnek olduğunu düşünüyorum. Nihal ablalar çoğalsın istiyorum. Herkes petshoplardan köpek almak yerine, sahipsiz bir köpeği sahiplendirirse belki de biz Ünye ve Ordu'da bu sorunları kısmide olsa ortadan kaldıracağımızı düşünüyorum" dedi.