Bugün Güzel Şeylerden Bahsedeceğim

Abone Ol

Bugün karanlık gündemden bahsetmeyeceğim.

Ekranları açınca suratımıza çarpan sahte diplomalardan, cinayetlerden, savaşlardan, iç kapatan haberlerden uzak duracağım bu satırlarda.

Çünkü artık içim kaldırmıyor.

Çünkü insanın içine iyi gelen şeylere de ihtiyacı var.

Çünkü hala güzel şeyler oluyor, oluyor ki hala nefes alıyoruz.

Bugün dolmuşta gördüm…

Yaşlı bir teyze bindi, elleri kolları doluydu. Kucak kucak yeşillik taşımış, belli ki kendi ektiği, elleriyle suladığı ürünleri pazara götürüyordu. Alın teriyle yoğrulmuş bir hayatın sabah hali…

Dolmuş tıklım tıklımdı ama arkada bir çocuk hemen ayağa kalktı, yerini verdi.

Teyze "Sağ ol evladım" dedi, gözlerinin içiyle teşekkür etti.

İçimden “İşte bu” dedim.

Hala yetişiyor bu topraklarda edepli çocuklar. Ve hala yer verilecek insanlar var bu şehirde. Kimi yaşanmışlıklarıyla, kimi yorgun elleriyle hak ediyor o koltuğu.

Mahalledeki esnafın önünden geçerken kulağıma bir ses çalınıyor.

“Gel hadi, taze çay var!” iki dükkan yan yana. Biri diğerini çağırıyor.

Yani hala çay bahanesiyle gönül kuruluyor bu memlekette.

Tüm hızımıza rağmen biri birine "otur" diyorsa, İnsan hala insana vakit ayırıyorsa…

Orada muhabbet ölmüyor demektir.

Orada hız yaşamıyor, orada hayat yaşıyor.

Bir çocuk gördüm sabah. Markete yollamışlar ekmek almaya. Ama sadece ekmek almaya gitmiyor. Geçtiği her dükkana, her yüze “Günaydın!” diyor. Sanki sesiyle sokakları parlatıyor. Sanki unutulmuş bir alışkanlığı, selam vermeyi yeniden öğretiyor biz büyüklere.

Bir çocuktan öğrendiğim şey oldu sabah sabah!

Nezaket bulaşıcıdır.

Cami çıkışı yaşlı bir amca gördüm dün ofisin terasından bakarken top oynayan çocukları gördü.

Bir durdu, izledi.

Sonra hepsine dondurma aldı.

Çocuklar çığlık çığlığa sevindi.

Büyüdüklerinde unutmayacaklar belki “Bir gün biz top oynarken bir amca bize dondurma almıştı…”

İnsan bazen küçük bir iyilikle bir çocuğun hatırasına yerleşir.

Ne servet ister, ne büyük jest.

Sadece fark etmek yeter.

Sadece kalpten vermek…

Geçenlerde sabah ezanında bir mesaj geldi telefonuma .Zamanında küçük bir iyilik yapmıştım birine.

Unuttuğumu sanıyordum.

Ama o unutmamış.

Yazmış “Bugün de dualarımdasın.”

Böyle bir çağda, herkesin ekranlara gömüldüğü, birbirini görmezden geldiği bir dünyadabiri sana dua ediyorsa…

İnsanlık henüz ölmemiş demektir.Henüz bozulmamış, tam kirlenmemiş bir yer var içimizde.

O yüzden bugün burada kötü şeylerden bahsetmeyeceğim.

Bahsedecek olsam dünya dolu zaten.

Ama bazen bir yerden tutmak gerekiyor umudu.Bir çocuğun selamından, bir çayın sıcaklığından,bir teyzeye verilen yerden, bir amcanın aldığı dondurmadan…

Bazen sadece bakınca görülen, görünce içimizi yumuşatan şeylerden…

Çünkü nefes alıyorsak umut var demektir.