İnsan sağlığı üzerindeki spekülasyonların ardı arkası kesilmiyor. Bu kez skandalın adresi Ordu. Üstelik iddialar oldukça vahim. Kamu milyonlarca lira zarara uğratılırken, vatandaşın sağlığı da hiçe sayılıyor. Ordu Sağlık İl Müdürlüğü’nün 6 ağustos 2018 tarihinde gerçekleştirdiği “Bilgi Yönetim Sistemi Hizmet Alımı İhalesi” deyimi yerindeyse Ordu’yu karıştırdı. Zamanlaması, süresi ve şartnamesiyle birçok soru işaretini barındıran ihale, Ordu’da tüm sağlık sistemini de çökertti. Kamuya bağlı hastanelerde uzun süredir büyük bir karmaşa yaşanıyor. İddialara göre ihaleyi alan Antalya merkezli firmanın sistemi ,ihale şartnamesindeki birçok kriteri bar indirmiyor. Alt yapısında ciddi sıkıntıları olduğu ileri sürülen yeni sistemse başta faturalama olmak üzere mevcut veri otomasyon sistemlerini desteklemiyor. Skandal ise bu noktada başlıyor. Çünkü kamu hastanelerinin ortak kullandığı bilgi yönetim sistemine veriler işlenemiyor. Hastaların ne geçmişe dönük ne de anında yapılan tahlilleri, raporları sistemde görülemediği için de teşhis ve tedavilerde ciddi aksaklıklar yaşanıyor. Doktor reçete yazamıyor, hastaya eczanede çift muayene ücreti çıkıyor. Ya da erkek bir hasta yaptırdığı kan tahliliyle hamile olduğunu öğreniyor. Bir de kaderi şans oyunlarını aratmayan kimlik numaraları var. Sağlık bakanlığının protokol numaralarıyla vatandaşın kimlik numaraları birbirini tutmuyor. Yani durum bu kadar trajikomik. Ancak bunlar en masum sorunlar! Oysa sağlanamayan veri akışı insan hayatını tehlikeye sokan ciddi sorunları da beraberinde getiriyor tıpkı diyaliz ve kanser hastalarında olduğu gibi. Kanser hastalarının sistemde görünmeyen tahlil rapor ve ilaç takibi nedeniyle tedavi sureci büyük riske giriyor. Diyaliz hastaları da İlaçlarını alıyor ama hiçbir kayıt girişi yapılamıyor... Yine çöken sistem nedeniyle röntgen ultrason tomografi gibi görüntüleme ve kan tahlili gibi laboratuvar işlemlerinde de ciddi sıkıntılar var. Hasta ve sağlık çalışanları çoğu zaman karsı karsıya geliyor. İnsan caninin bu denli göz ardı edildiği yaklaşık 60 gün geçti ama eğer çözüm üretilmezse, Ordu bu kabusu yaklaşık 3 yıl daha yasayacak. Yine iddialara göre 700 bin TL bedelli ihale, kamuyu da 2 ayda yaklaşık 11 milyon TL zarara uğrattı. sisteme gönderilemeyen bilgiler nedeniyle faturalama işlemlerinde de pusula sasti.2 aydır gider kalemi spor toto mantığıyla gönderiliyor Sağlık Bakanlığına. Yani gerçek dışı faturalar geçmiş ayların verileri baz alınarak tahmini bir şekilde düzenleniyor. Üstelik muayene, ameliyat, tedavi, yoğun bakım, ambulans hizmeti, ilaç ve malzeme giderleri gibi her kalem için masraflar yuvarlak hesaplanıyor. Doktorlar ve bazı sağlık çalışanları da döner sermayeden faydalanamıyor. Özetle hastanelerde yaşanan veri ve barkod sistemindeki sorunlar nedeniyle sağlık hizmetleri neredeyse durma noktasına geldi. Skandalda 2..perde ise, bu vahim tablonun sümenaltı edilmeye çalışılması bu kadar mağduriyete göz yumulması. Öyle ki bu iddiaları destekleyen birçok belge, yaşanan sıkıntıların adeta feryada dönüştüğü bir çok şikâyet ve ihbar dilekçesi mevcut. Orduda hizmet veren kamu hastanelerinde görevli başhekimler, doktorlar, hemşireler, arşiv ve laboratuvar gibi sağlık çalışanlarının imzalarıyla sağlık il müdürlüğüne gönderdiği belgeler pes dedirtiyor. Peki bu kadar soruna kim ya da kimler bu skandala göz yumuyor? İşte asil bu sorunun cevabi yanıt bekliyor. Çünkü skandalda 3. Perde, sağlık il müdürü, destek hizmetleri şube başkanı ve satın alma müdürünü hedef alan çarpıcı iddialarla aralanıyor... Sağlık il müdürünün hastane bilgi yönetim sistemi ihalesini alan Antalyalı firmayla sahsı diyalogu bulunduğu ve ranta bağlı imzaların atıldığı iddia ediliyor. Sistemdeki sıkıntıları fark eden kişiler ise baskı ve tehditle sindiriliyor. İşlemlerin sorunsuzca yapıldığına dair hazırlanan gerçek dışı beyanatların bulunduğu belgeler ise asil sorumluları yerine, taşeron isçiler üzerinden imzalanıyor. Kurnazlık yapılırcasına resmi sorumlular geri planda kalırken, işten çıkarılma korkusu yasayan ya da görevde yükselme vaadi verilen çalışanlar piyon olarak kullanılıyor. Tabi bunlar iddialar arasında. Öte yandan 750 bin Orduluya ait tüm sağlık verilerinin tombaladan çıkacak rakam gibi sansa bağlı olduğunu anlatan , sorunun ciddiyetine dikkat çekilen ve acil çözüm istenen 25 dilekçeye ne oldu? Niye sağlık il müdürlüğü makamına gönderilen dilekçeler dikkate alınmadı? Oldukça şaibeli olan bu konunun araştırılması yetkililerin duruma müdahil olması bekleniyor.