<p style="text-align:justify"><span style="background-color:white"><span><span style="font-size:12.0pt"><span style="font-family:"Arial","sans-serif""><span style="color:#222222">Kendisine yeni görevinde başarılar dileyen Adıgüzel, Ordu’nun sağlık alanındaki eksiklerinin çözülmesi ve vatandaşa daha iyi bir sağlık hizmeti ulaştırılması için her türlü desteğe hazır olduklarını belirtti. Görüşmenin ardından bir açıklama yapan Adıgüzel şunları belirtti:</span></span></span></span></span></p> <p style="text-align:justify"><span style="background-color:white"><span><span style="font-size:12.0pt"><span style="font-family:"Arial","sans-serif""><span style="color:#222222">“Biliyorsunuz, Ordu için talihsiz bir sağlık müdürümüz vardı ve görevden nihayet alındı. Yeni bir sağlık müdürümüz var ve kendisinden beklenti oldukça yüksek. İyi şeyler yapacağına inanıyoruz. Biz işbirliğine hazırız. Hem bir hekim olarak, hem Ordu’da yaşayan bir vatandaş olarak, hem de bir siyasetçi olarak, Ordu’da sağlık sektörünü bütün yönleriyle iyi bilen birisi olarak kendisine yardımcı olmaya hazırım. Maalesef geçtiğimiz seneler Ordu için sağlık alanında kayıp yıllar olarak geçti. En az 10 yıl kaybettik.</span></span></span></span></span></p> <p style="text-align:justify"><span style="background-color:white"><span><span style="font-size:12.0pt"><span style="font-family:"Arial","sans-serif""><span style="color:#222222">Devlet hastanesinin kapasite artırımı ve yenileme çalışmaları yapılmalıydı. Tıp fakültesi hastanesini yapmalıydık. Maalesef bu iki güzel proje, bir şehir hastanesi efsanesi nedeniyle durduruldu. Sonuç? Ne şehir hastanesi yapıldı, ne tıp fakültesi hastanesi yapıldı, ne de devlet hastanesi layık olduğu binaya kavuşabildi. Eğer böyle giderse Ordu, tıp fakültesini kaybedecek. Çok ciddi anlamda kan kaybetmiş durumda. Yetkilileri uyarıyorum: Derhal tıp fakültesi hastanesine el atın yoksa fakülteyi kaybedeceğiz.</span></span></span></span></span></p> <p style="text-align:justify"><span style="background-color:white"><span><span style="font-size:12.0pt"><span style="font-family:"Arial","sans-serif""><span style="color:#222222">Bir örnek vermek istiyorum: Vatandaş doğumevi hastanesini arıyor ve diyor ki, doğuma birkaç gün kaldı ne yapmalıyım? Randevu alın diyorlar. Vatandaş diyor ki bebek doğacak nasıl bekleteyim? Cevap; tek kadın doğumcumuz var yapacak bir şey yok! Yani doğacak çocuğa randevu vermeye kalkan bir sağlık hizmeti anlayışı… O doktorun hiçbir kabahati yok. Koskoca doğumevi hastanesinde bir tane kadın doğum uzmanı kalmışsa, fakülte hastanesinden 20-25 hocamız ayrılmak zorunda kalmışsa, Ordu’da bu durumu bir an önce çözmemiz lazım.</span></span></span></span></span></p> <p style="text-align:justify"><span style="background-color:white"><span><span style="font-size:12.0pt"><span style="font-family:"Arial","sans-serif""><span style="color:#222222">Tüm bu sorunlar şehir hastanesi efsanesi nedeniyle oldu. Düşünebiliyor musunuz; Ordu Devlet Hastanesi’nde gastroentoloji uzmanı yok. Bir tek çocuk cerrahı arkadaşımız 20 yıldır, bir onkoloji uzmanımız da 10 yıldır tek başına mücadele ediyor. Ünye’de göğüs hastalıkları ve kardiyoloji uzmanı yok. Fatsa’da nöroloji uzmanı yok. Yani Ordu genelinde bir uzman eksiği var. Alet, malzeme eksiği var. Hastanelerimiz bakımsız ve yetersiz durumda. Biz sağlık müdürümüzle bu eksikliklerin giderilmesi ile ilgili işbirliğine hazırız.”</span></span></span></span></span></p>