İklim krizi eylem ve etkinliklerin önemli olduğunu ancak bir haftaya sıkıştırılmayacak kadar acilliği olan bir sorun olarak değerlendirdiklerini belirten Genel Başkan Sadık Turan, “Üretici köylü olarak tarım ve gıda tekellerinin politikalarının uygulanması nedeniyle yaşadığımız sıkıntılar yetmezmiş gibi iklim değişikliği nedeniyle de zarar görüyoruz. Ürünümüzü hasat zamanı geldi diye sevinirken çıkan bir fırtına, don, yağmur ya da dolu nedeniyle ürünlerimiz yok oluyor” dedi. “Nedenleri bilmek önemli” Başkan Sadık Turan değerlendirmesini sürdürerek, “Tarım ürünlerinde üretim düşmeye başladı. 15 yıl içinde buğday üretimi artmazken çimento üretimi 147, mermer üretimi 273, bulaşık makinası üretimi 2 bin kat arttı. Nükleer ve termik santraller yanında çimentonun kullanımının artması dünya sıcaklığını artırıyor, havanın kirlenmesine neden oluyor. Bunların tek nedeni de kapitalizmin kar hırsı” dedi. “Isı üretimi etkiliyor” Turan, dünya ısısının artmasının tarım üretimini yakından etkilediğini belirterek; “Ürünlerimizin yetişmesi için hava koşulları, ısı, yağış, güneş önemli yer tutuyor. İklim değişikliği nedeniyle ürünlerimizin kalitesi olumsuz etkilenirken zamansız ve aşırı yağışlar, dolu, don ve sel nedeniyle ürünlerimiz ve tarım arazilerimiz zarar görmektedir. Maden, RES, HES, JES, taş ocakları çalışmaları, termik ve nükleer santraller yanında doğanın yok edilmesi özellikle de ormanların ve tarım arazilerinin turizm adına oteller ve toplu konutlara açılması da etkili oluyor. Çözüm, kapitalizmin kar için doğayı yok etme girişiminin engellenmesiyle olacaktır” dedi.