Talip KOCAKOÇ / YENİDÖNEM “Ordu Avantajlarını Yitiriyor” CHP’li vekil Torun, Ordu’nun daha iyi yerlere gelmesi gerekirken her geçen gün avantajlarını kaybettiğini ifade etti. Açıklamada; “Ordu’ya yapılan genel hizmetleri yerel hizmetler olarak göstermeyelim. Sonuçta Ordu’nun Karadeniz’de, ben inanıyorum ki, çok daha iyi yerlere gelmesi lazım. Ordu’da işsizliği sonlandıracak, geliri artıracak, kentleşmeyi arttıracak avantajları ortaya koymak lazım. Gerçekten Ordu bu avantajlara sahip ama görüyorum ki bu avantajları her geçen gün yitiriyor. Güneş balçıkla sıvanmaz. Tabi ki bunun kararını Ordulular verecek ama biz de bunu görmüyor değiliz. Her ortamda dile getiriyoruz.” ifadelerine yer verildi. “Şehrin Açılması Gerekiyor” CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, kentteki yatırımlara ilişkin yaptığı değerlendirmede, cazibe merkezlerinin şehir geneline dağıtılması gerektiğini ancak stat ve avm projesinin aynı lokasyona yapılmasının buna engel olacağını belirtti. “Kent bir dikey büyüme ile karşı karşıya.” diyen Torun, şehrin istişare ile yönetilmesinin önemine dikkat çekerek; “Kent bugün kamusal alanlarını maalesef elden çıkarmakla karşıya karşıya, geçmişte rezerv alanları olarak kullanacağı yerleri maalesef tahrip etmekle karşı karşıya. Bunları yarın telafi edemeyeceğiz. Ben halen iddia ediyor ve söylüyorum. Sonuçta yarın bunu göreceğiz. İki önemli projeyi 500 metre mesafe ile yan yana koyarsanız o kenti açamazsınız. Alışveriş merkezi ile stadyumu aynı lokasyona koyduğunuzda bunu yarın işin içinden çıkamayacak yerlere gelirsiniz. Kaldı ki bunlar çekim merkezleri. Şehri açmamız gereken, şehirde bir şekilde cazibe alanlarını dağıtmamız gereken yatırımlar. Bunların yanlışlarını zamanında ifade ettik. Bakın elinizde yeşil alanlar var. Bunları bir şekilde imara açmanın sıkıntılarını yarın hep beraber göreceğiz. Umarım belli değerlendirmeler olur, istişareler olur, bu kentin geleceği adına belli eleştiriler değerlendirilir hep beraber iyi şeyleri paylaşırız. Hataları tartışmayalım artık, önemli olan doğru ve güzel şeyleri konuşmak.” ifadelerine yer verdi. “Çevre Yolu İçin Hep Takvim Verildi” Ordu Çevre Yolu’nu da masaya yatıran Torun, yaşanılan aksaklıkları dile getirerek “Bu proje göz kararıyla mı yapıldı?” sorusunu sordu. Açıklama şöyle devam etti: “Yıllardır çevre yolunun 2014’ten bu yana bitirileceği ifade ediliyor. Hep takvim verildi. Hatta sayın belediye başkanımız da takvim verdi defalarca. Nisan’dı Mayıs’tı, Eylül’dü en son dediler ki; en son tamam bitiriyoruz Eylül’de dediler. Şimdi Mayıs’a aldılar. Efendim zeminde göçük var, zeminde sıvılaşma ar şu var bu var. Allah aşkına! Bu proje göz kararıyla mı yapıldı. Bu güzergahlar tespit edilirken zemin etüdü ve mühendislik çalışması yapılmadı mı orada. Ha şunu söyleyebilirsiniz. İşte efendim güzergahları değiştirdik yolu değiştirdik şunu bunu yaptık. Niye bunu zamanında yapmadınız, niye değiştirdiniz diye de sormak lazım. Ordu çevre yolu bitirilemediği için de hepimizin tanık olduğu gibi şehrin trafiği bir çıkmaz içerisinde. Biz kendi dönemimizde Ordu’nun 30 yıllık ulaşım planını yaptırdık ve bir buçuk yıl çalışıldı. Haliyle bilimsel verilere dayalı bütün değerlendirmeler yapıldı ancak bizim o günlerde o projeyi hayata geçirmeyişimizin sebebi çevre yolu bitmediği içindi. İşte şimdi çevre yolu bitmeden iki cadde birleştirildi, belli güzergah değişiklikleri yapıldı ve şuanda hepimizin gördüğü gibi trafik allak bullak oldu. Tabi bu zamanlamaları iyi yapmak lazım. Yapılan iyi şeyleri tabi ki destekliyoruz, takdir ediyoruz. Ancak bu çevre yolu konusunun da mutlaka değerlendirilmesi lazım.” “Denize Dolgu, Doğayı Tahrip Etmektir” Ordu Büyükşehir Belediyesi’nin sahil kesimde başlattığı denize dolgu çalışmasını da eleştiren Torun, projelerin açıklanmadan, Ordu’ya sorulmadan yapıldığı iddiasını yeniledi. “Şimdi bakın denize dolgu yapılıyor. Şimdi bakın bu çalışma alan kazanmak için yapılıyorsa yazıktır. Bu doğayı tahrip etmektir. Ben hatırlıyorum, biz bu belediyenin önündeki kavşağa bir dalbant düşünmüştük ama o günlerde Yalı Cami ile İlk adım anıtı arasında ciddi bir açıklık gerektiği için ve o günlerde de karayolları bizim projemizi onaylamadığı için kalmıştı. Bunun için yapıyorsanız açıklayın yani insanlara. Bunu ne amaç için yapıyorsunuz bilinsin. Şimdi proje açıklanmıyor; deniz dolduruluyor. Siz bunu niye yapıyorsunuz diye biz dile getirdiğimizde o anda proje asılıyor ya da biz şunu yapacaktık deniliyor. Bir olay yapılmadan önce dersiniz ki biz şunun için yapıyoruz. Ordu’nun faydasına bir şey ise Ordulu buna evet der.”