Bürokratik sahnede parıldayan bir isim olan Hilmi Güler, siyasi arenada ne yazık ki aynı başarıyı elde edemedi. 

Güler Başkanlığı süresince, potansiyelini tam anlamıyla kullanamadı. Bürokratik alanda başarılı adımlar atmış olabilir, ancak siyasetin farklı bir dinamizm ve duyarlılık gerektiği aşikar. Bu iki alan arasındaki kodları anlamak ve birleştirmek önemli!

Göreve geldiği andan itibaren, A takımını yanlış kişilerden oluştuğu eleştirisi halkın belleğinde sık sık tekrarlandı. Bu durumun Orduluların kafasında hep soru işaretleri bıraktığı bir gerçek.

Başkanlık koltuğuna oturduğu ilk günden itibaren daire başkanları, genel sekreter ve özel kalem seçimlerini hep spekülasyonlara açık isimlerden oluşturdu. Bu, "yakınınızdakiler sizi vezirde eder, rezil de eder" atasözünün bir nevi canlı kanıtı oldu.

İşçi çıkarmaları, kadro krizi, imar sorununun kontrolsüz bir şekilde büyümesi ve verdiği sözlerin tutulmaması gibi sorunlar Güler dönemine gölge düşürdü.
Başkanlığı sırasında Kentsel Dönüşümün, ‘Rantsal Dönüşüme’ evrilmesi,Enerji Bakanlığı tecrübesine rağmen doğal gaz konusunda istenen gelişmenin sağlanamamış olması da dikkat çeken sorunlardan…

Bürokratik arenada parlak başarılar elde eden Başkan Güler, siyasette aynı başarıyı sürdürmede zorlandı. Ordu halkı, umduğu liderlikten çok daha fazlasını beklerken, Güler'in siyasi kariyeri ne yazık ki bu beklentilere yanıt veremedi.

Demem o ki;

Bürokraside Parlayan Yıldız, Siyasette Işığını kaybetti…