Fibromiyalji kadınlarda erkeklere oranla daha sık görülür. Hastaların %80 ila 90'ı kadınlardan oluşur.
Kadınlarda Fibromiyalji’nin daha sık görülmesi Hormon-Ağrı ilişkisiyle açıklanmaktadır. Kadınların; düzenli olarak ayda bir kez yaşadığı ve ortalama bir hafta süren hormonal döngüsü ile yaşamındaki çeşitli stres faktörlerinin birleşimi, hem stres hormonlarının hem de kadınlık hormonlarının düzensizliğine ve bozukluğuna sebep olabiliyor.
“Fibromiyaljisi olan kişiler uyandıklarında kendilerini ‘dayak yemiş gibi’ hissettiklerini söylerler”
Fibromiyalji’de en belirgin şikâyet yoğun ağrılardır. Hastalar kendini ifade ederken ‘Her yerim ağrıyor’ cümlesini sık kullanır. Vücutta boyunda, sırtta, omuzda, belde, kalçada, dirseklerde ve dizlerde hassas ve ağrılı bölgeler vardır. Tüm fibromiyalji hastalarının ağrılı noktaları ve ağrı şiddetleri birebir aynı değildir. Mükemmeliyetçi ve işkolik kişilerde, ailesinde fibromiyalji öyküsü olanlarda, kronik depresyon ve kaygı bozukluğu olanlarda, bağırsak ve mide sorunları yaşayanlarda,sürekli stres ve diş sıkması olan kişilerde,uyku ve beslenme bozukluğu olan kişilerde,bağırsak bakteri florası bozuk kişilerde,evde, okulda veya iş yerinde sürekli baskı altında olanlarda,gluten ve histamin alerjisi olanlarda daha sık görülür.
Fibromiyaljisi olan kişinin egzersiz programı düzenlenmeli, diyet programları oluşturulmalı ve psikolojik destek sağlanmalıdır. Kişinin uykusu da düzenli ve kaliteli olmalıdır. Fibromiyalji hastalarının kendilerine uygun şekilde ve sürede egzersiz yapması gerekir. Yapılacak ağır-yanlış antrenman ve sporlar mevcut ağrıları daha da arttırabilmektedir. Bu yüzden çalışmaların fizyoterapist gözetiminde ve hekim takibiyle olması gerekmektedir.





